Fatih'in ardından dün de "Yavuz" isimli yerli sondaj gemimiz Akdeniz'e doğru yola çıktı.
Kendisine donanmamızdan savaş gemileri de eşlik ediyor.
Amaç, denizin altında keşfedilen 3,5 trilyon metreküp doğalgaz ve 2 milyar varil civarındaki petrolden payımızı almak.
Umarız sondaj gemilerimiz kazasız belasız işlerini yaparlar ve başarılı olurlar.
Böylece cari açığımızdaki en büyük kalemlerden birinin üzerine kocaman bir çentik atarız.
Hepimiz kazanırız.
Ama pasta büyük olsa da ortağı çok. Başta Yunanistan ve Güney Kıbrıs olmak üzere Avrupa Birliği ülkeleri, İsrail, Mısır hepsi ganimete üşüşmüş durumda. Bir terslik çıkar diye ABD'nin uçak gemileri de kendilerine refakat ediyor.
Yunanistan Dışişleri Bakanı da dün yine Türkiye'nin bu hamlesine karşı tehditler savuruyordu:
"Doğu Akdeniz'de geri adım atmazlarsa ilk kez somut önlemler alacağız." Ekonomisi batmış, son limanını da Çinlilere satmış Yunanistan bir şeylere güvenmese böyle konuşamaz değil mi?
***
Evet, kuzey denizlerinden
kolay petrol çıkartma dönemi bitti. Parsellenmedik alan kalmadı.
Enerji aslanın ağzında. ABD'nin içteki muhalefeti satın alarak
Venezuela petrolüne tümden çökme planı da sarpa sarmış durumda.
Geçtiğimiz gün
The Washington Post Başkan
Donald Trump'ın
Venezuela'ya ilgisini kaybettiğini
yazıyordu. Gazeteye
göre Trump, Venezuela
konusunda kendisini gazlayan
John Bolton'un Juan
Guaido tarafından
kandırıldığını düşünüyormuş.
ABD tarafından Venezuela'ya "geçici başkan atanan Guadio ve "ortağı" Caracas belediye başkanı
Leopoldo Lopez bakalım şimdi ne yapacaklar dersiniz?
Hiçbir şey olmamış gibi,
ihanet ettikleri Venezuela halkının arasına dönemezler ya!
***
Merak etmeyin. Üzerine söyleyecek orijinal bir sözü olmayan yazarlar gibi "bunca önemli dış meselemiz varken
bizler İstanbul seçimleriyle 'falan' uğraşıyoruz" demeyeceğim.
Zira
İstanbul seçimlerinin bu diplomatik süreçte Türkiye'nin rakiplerinin bir hayli yoğun ilgisini çektiği ortada.
Dün de Avrupa basınında
"Ekrem Obama" benzetmeleri yapılıyordu.
Anlaşılan o ki, Trump'ın
"Guaido modeline" ilgisinin azalmasını başka imajlara yönelmişler. İstanbul seçimlerinde, Akdeniz konusunda da
batıya sorun çıkartmayacağına ikna oldukları sulhçü adayın yelkenini dışarıdan rüzgârla doldurmaya çalışıyorlar.
Umarım
her şey rakiplerimizden önce,
Türkiye'nin gelecek nesilleri için çok güzel olur.
Kimse kusura bakmasın,
önceliklerimiz var.