Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Şule Sayıner Şimşek, “Araştırmalar, emzirmenin bebeklerin ileriki yaşlarında obezite, diyabet ve alerjik hastalıklara yakalanma riskini azaltabileceğini gösteriyor. Aynı şekilde, emziren annelerde meme ve yumurtalık kanseri riskinde de azalma gözlemleniyor” dedi.
Özel okullarda geçtiğimiz hafta kulüp seçimi vardı. Ancak bu, veliler için bir eziyete dönüştü. Belirlenen gün ve saatte uygulama üzerinden kulüp seçimi yapmak mecrubiyetinde olan veliler, adeta birbirleri ile yarışmak zorunda bırakıldı. Özel okullar trajikomik bu duruma bir çözüm bulmalı.
Bilecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli Diyetisyen Esman Nur Can, okul çağındaki çocuklarda beslenmenin öneminden bahsederek, "Okul çağı çocuklarının yeterli ve dengeli beslenmesi ilerleyen yaşlarda hipertansiyon, Tip 2 diyabet gibi sağlık risklerinin azaltılmasında ve okul başarısının artmasında oldukça etkili" dedi.
Çocuğunuz öğretmenin sorduğu soruları bilse bile parmak kaldırmıyor, arkadaşlık kuramıyor, karar almakta zorlanıyorsa özgüven eksikliği yaşıyor olabilir. Bu problemin nasıl çözüleceğini uzmanı ile konuştuk: Sosyalleşmesini sağlayın, yanında olduğunuzu gösterin, kendi deneyimlerinizden bahsedin.
Okul döneminde beslenme; büyüme çağında olan çocukların fizyolojik, sosyal ve duygusal açıdan gelişimini destekliyor. “Bu dönemde kazanılan beslenme alışkanlıkları, ileride oluşabilecek beslenme problemlerinin önüne geçiyor ve okul başarısına katkı sağlıyor” diyen Diyetisyen Yıldız Melek Aksoylu, “Okula giden çocukların öğrenmelerinin desteklenmesi için güne simit, poğaça, börek ile değil; yumurta, peynir, zeytin veya protein ağırlıklı çorbalarla başlamaları sağlanmalı” dedi.
Nöroloji Uzmanı Dr. Güven Arslan, Alzheimer hastalığının yaşla birlikte arttığını belirterek, "Hastalık çok anlık unutkanlıklardan başlayıp, hastayı günlük aktivitelerini yapamayacak duruma getirebiliyor." Yakın geçmişe dönük hafıza sorunlarına sahip kişilerin bir hekime başvurmasını öneriyoruz.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölge Ofisine bağlı yürütülen araştırma, çocukların sosyal medya kullanımında "problemli" davranışlarında 2018-2022 döneminde yüzde 4 artış görüldüğünü ortaya koydu.
Araştırmacılar, çocuklarda yemek seçiciliğinin büyük oranda genetik nedenlere bağlı olduğunu tespit etti.
Okulların ilk haftasını geride bıraktık. Kimi aile için zorlu bir haftaydı. Çocuğunuzda iştah kaybı, uykusuzluk, ağlama, sinirlilik gibi davranışlar gözlemliyorsanız dikkatli olmalısınız. Okul sendromu yaşıyor olabilir.
İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Korhan Mavnacıoğlu, çocukların sosyal medyadan tamamen uzak tutulmasının doğru bir yaklaşım olmadığını, bunun yerine onları dijital dünyanın avantajlarını etkin bir şekilde kullanabilecek yetkinliklerle donatmanın daha önemli olduğunu belirtti.
Çocuklarda, günlük su ihtiyacının karşılanmaması, konsantrasyon kaybına neden olurken ders başarısını da düşürüyor. Hatta bilinç kaybına bile neden olabiliyor. Uzmanlar, çocukların yetişkinlerden 2 kat daha fazla su içmesi gerektiği konusunda uyarıyor.
KBB Uzmanı Dr. Cüneyt Altunay, aşırı sıcaklarda özellikle yüze vuran yüksek fanlı klima ve vantilatör kullanımının, kışın soğuk ve ayaza maruz kalma sonucu meydana gelen "Bell paralizisi" olarak bilinen yüz felcinin meydana gelebileceğini söyledi ve bu konudaki risklere dikkat çekti.
Çocuğa ekran, oyun ve sosyal medya kullanımında sınırlama koymak, onların sağlıklı gelişimi açısından önemli bir adım. Bu sınırlamaları koyarken çocuğun sözü değil, davranışı takip ettiğini unutmamak birinci kural olarak hatırlamakta fayda var.
Prof. Dr. Yelkin Diker Coşkun, okula yeni başlayıp uyum sürecinde zorluk yaşayan çocuklara okulun faydalarıyla ilgili uzun açıklama yapmanın etkili olmayacağını belirterek, "Bunun yerine çocuklara onların anlayabileceği basit şekilde anlatmak, somut örnekler vermek daha faydalı olur." dedi.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nesiman Alili, ergenlik döneminde obez olanların yüzde 70'inin erişkinlikte de obezite sorunu yaşadığını belirterek, "Çocukların okul döneminde obezite riskine karşı korunması için, düzenli egzersiz ve dengeli beslenme şarttır. Çocuklara her gün en az bir saat hareket etmelerini sağlayacak aktiviteler yaptırmak, sağlıklı bir yaşam alışkanlığı oluşturmanın önemli bir adımıdır" dedi.
Pazartesi öğrenciler için yeni ders zili çalacak. Okula ilk kez başlayacak çocukların anne-babaları ise heyecanlı ve endişeli. “Çocuğum okulu sevecek mi, arkadaşları ile anlaşabilecek mi, benden ayrılmak ona zor gelecek mi?” gibi sorular kafalarını meşgul ediyor. Biz de bu soruları uzmanıyla konuştuk.
İlkokul 1.sınıf öğrencileri 9 Eylül'de ders başı yapacak. Pedagog Psikolog Peri Dilbaz, özellikle ilkokul 1.sınıf öğrenci velilerine bazı tavsiyelerde bulundu.
Okul öncesi ve ilkokul birinci sınıf öğrencilerine yönelik okula uyum haftası 2 Eylül’de başlıyor. Veliler bu süreci nasıl yönetecekleri konusunda endişeli. Uzman Çocuk Gelişimci Kevser Tuğba Çınar Karasu, “Bu süreç, çocuklar için endişeli ve kaygılı yeni bir dönem haline gelebilir. Bu nedenle ebeveynlerin yaklaşımları okula yeni başlayacak çocuklar için önemlidir” dedi.
Okula dönüş döneminde karşımıza birçok problemin çıkabileceğini dile getiren Uzman Klinik Psikolog Gülşah Özgenç, “Huzursuzluk, endişe, korku, aşırı heyecan, ilgisizlik gibi farklı veya yoğun duygularla karşılaşabiliriz. Ebeveynlerin çocukların kaygılarını dinlemeleri, okula uyum sürecini kolaylaştıracaktır. Çocuk okula gitmek istemiyorsa, öncelikle bunun nedeni karşılıklı konuşulup, çocuğa güven verilmelidir” dedi.