Oluşturma Tarihi 12 Kasım 2021 14:49
Son Güncelleme Tarihi 12 Kasım 2021 14:54
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, sanayi üretim endeksi eylülde aylık yüzde 1,5 azalmasına karşın yıllık bazda yüzde 8,9 artış kaydetti. Arındırılmamış sanayi üretim endeksi de eylülde yıllık yüzde 8,8 artarak arka arkaya yükselişini 2'inci aya taşıdı.
AA Finans'ın anketine katılan ekonomistler, eylülde bir önceki yılın aynı dönemine göre takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin yüzde 10,34 ve arındırılmamış sanayi üretim endeksinin yüzde 8,03 artacağını öngörüyordu.
Veriye ilişkin değerlendirmelerde bulunan AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, trend açısından daha net görüntü verdiğini düşündükleri takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin üç aylık hareketli ortalamasının yıllık değişiminin, salgının ilk dalgasının yaşandığı Mayıs 2020'de yüzde eksi 17,1 ile dip noktasını gördüğünü anımsatarak, daha sonra gözlenen toparlanmanın zaman zaman dalgalı bir seyirle devam ettiğini söyledi.
Endeksteki toparlanmanın bu yıla girişte güçlendiğini, haziranda ise yüzde 41,2 artışla tarihindeki en yüksek değerine ulaştığını aktaran Bürümcekçi, söz konusu değişimin 3. çeyrek sonunda daha normal artış seviyelerine yavaşladığını ifade etti.
Bürümcekçi, üçüncü çeyrekte sanayi üretimindeki artışın yüzde 9 olduğuna işaret ederek, "Eylül gerçekleşmesi sonrası üçüncü çeyreğin tamamında yüzde 9'luk üretim artışı kaydedilmiş durumda. Bunun ise milli gelir için yüzde 7 civarında artışa işaret ettiği söylenebilir. Son çeyreğin ilk ayı olan ekim için ise öncü göstergeler güç kaybının ılımlı bir şekilde devam ettiğine işaret etmişti. Başta turizm olmak üzere hizmet sektörlerinde belirgin toparlanma izlenirken, dış talepte de toparlanma sürdü. Dolayısıyla, genel olarak üçüncü çeyrekte milli gelir artışı çeyrekten çeyreğe yine pozitif olabilir." diye konuştu.
"BÜYÜME TAHMİNİMİZ ÜZERİNDEKİ RİSKLER YUKARI DÖNDÜ"
Haluk Bürümcekçi, büyümeyi; para politikasındaki gevşeme ve dış talebin yukarı, kredi hacmindeki sınırlı artış, yüksek enflasyon ve finansal koşulların ise aşağı yönde etkilediğini dile getirdi.
Gerek sanayi üretimi endeksinde gerekse milli gelir serisinde gelinen tarihi yüksek seviyelerin, yılın kalan döneminde bir ivme kaybı olsa bile büyümenin 2020'nin aynı dönemine göre yine gücünü koruyacağını gösterdiğine vurgu yapan Bürümcekçi, şunları kaydetti:
"İkinci çeyrek gerçekleşmesi sonrası dönemde çeyrekten çeyreğe değişimlerin yatay olduğu bir senaryoda bile 2021 yılı milli gelir büyümesi yüzde 8,6 olarak gerçekleşmekte. Oysa ki üçüncü çeyrekte sanayi üretiminin çeyrekten çeyreğe yüzde 1,6 daha artış kaydettiği görülüyor. Buna ek olarak, son dönemde para politikasının hızlı bir gevşeme sürecine girmesi ve dış talebin canlı küresel ekonomik aktivite nedeniyle güçlü seyretmeye devam etmesi büyüme eğilimine destek vermektedir. Buna karşılık, bankacılık kredi hacmi trend artışının sınırlı kalması ve fiyat artışlarının yüksekliği iç talep üzerinde aşağı yönde etkide bulunmaya başlamış gibi görünse de kredi faizlerinde gerileme sonrası kredi hacminin yönünü tekrar yukarı çevirmesi ve finansal koşulların halen gevşek görünmesi, iç talebin belirgin yavaşlaması riskinin azaldığını düşündürmektedir. Bu yıl için yüzde 9,3 olan büyüme tahminimizi korurken, tahminimiz üzerindeki risklerin hafif yukarıya döndüğünü düşünmekteyiz."
"SANAYİ ÜRETİMİ GENEL TREND DÜZLEMİNDE GÜÇLÜ ALANDA KALMAYA DEVAM EDİYOR"
Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan da sanayi üretiminin beklentilerinin altında kaldığını belirterek, "Nisan 2020'den beri güçlü büyüme trendinde olan sanayi üretiminde aylık ve yıllık rakamların dönemsel anlamda yavaşlamaya işaret ettiğini, ancak genel trend düzleminde güçlü alanda kalmaya devam ettiğini gözlemliyoruz." dedi.
Global arz kesintileri ile fiyat baskılarının, özellikle üretim girdisi ve enerji ithalatında zorluklara işaret ettiğini anlatan Erkan, iç talepte bir miktar geri çekilmenin aylık bazda beklenti ötesinde daralmayı açıkladığını, ancak yıllık büyüme rakamlarının halen sanayi tarafında oldukça güçlü olduğunu söyledi.
Erkan, ihracat desteğinin de sanayi tarafına önemli katkı verdiğine dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"İhracat desteği üretim görünümü açısından da önemli görünüyor ve biz güçlü zeminin korunmasını bekliyoruz. Diğer taraftan eylül ve ekim dönemleri ertesinde hem global arz ve enflasyon sıkıntıları, hem de kur kaynaklı maliyet artışlarıyla girdi ithalatında zorlanma ve üretim maliyetleri ile talep kaynaklı yavaşlama olabileceğini düşünüyoruz. Kurların etkisi çerçevesinde, gelinen seviyeler de iç talep desteğinin azalacağı anlamına geliyor. İhracat ve üretim görüntüsünün güçlü desteğiyle yılın geri kalanının ise büyüme açısından kayda değer şekilde olumlu geçmesini bekleriz. Büyümenin 3. çeyrekte yüzde 5'in üzerinde, 2021 genelinde ise yüzde 9,6 seviyesinde gerçekleşeceğini öngörüyoruz."