Oluşturma Tarihi 18 Ocak 2023 14:38
Akdeniz Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliğinden (ADMİB) yapılan açıklamaya göre, Türkiye'nin 2022 yılı ihracatı 2021'e kıyasla yüzde 12,9 artışla 254,2 milyar dolar oldu.
Türkiye demir ve demir dışı metaller sektörü 2022'de bir önceki yıla göre yüzde 16,4'lük artışla 14 milyar 385 milyon dolarlık ihracat geliri elde ederken, çelik sektörü yüzde 5,3'lük azalışa karşın 20 milyar dolar sınırını aşarak 21 milyar 62 milyon dolarlık ihracata imza attı.
Demir ve demir dışı metaller sektörü, Türkiye'nin toplam ihracatından yüzde 6,3 pay alarak en başarılı 6'ncı, çelik sektörü ise yüzde 9,3 pay alarak en başarılı 4'üncü sektör olmayı başardı. Ülke ihracatı 2022'de yeni bir rekor kırarken, demir-çelik sektörlerinden Türkiye'nin toplam ihracatına 35,4 milyar dolarla yüzde 15,6'lık katkı geldi.
ADMİB'den geçen yıl gerçekleştirilen ihracat rakamları incelendiğinde, demir ve demir dışı metaller sektöründen yapılan ihracat yüzde 6,7 artışla 901 milyon dolar, çelik sektöründen yapılan ihracat ise yüzde 8,2 azalışla 2 milyar 618 milyon dolar oldu.
"ARTAN ENERJİ MALİYETLERİ İHRACAT HEDEFLERİNİ OLUMSUZ ETKİLEDİ"
Açıklamada görüşlerine yer verilen ADMİB Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, Türk demir-çelik sektörünün 2021 yılını ihracatta rekor kırarak kapattığını, 2022'ye de aynı ivmeyle başladığını belirterek, Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz etkileri, artan korumacılık önlemleri, enerji fiyatlarındaki yüksek artışlar gibi nedenlerle yılın geri kalanının sektör için olumsuz geçtiğini aktardı.
Dünya genelinde demir-çelik sektörlerinin durgunluk dönemi yaşadığını aktaran Tosyalı, şunları kaydetti:
"2022 yılını Türk çelik sektörü olarak yüzde 5,3 düşüşle 21,1 milyar dolar ihracatla kapattık. Demir ve demir dışı metallerde ise yılı yüzde 16,4 artışla 14,4 milyar dolar ihracatla tamamladık. Üretimde enerjiyi yoğun kullanan bir sektörüz. Doğal olarak enerjideki fiyat artışları maliyetlerimizi ciddi oranda artırdı. Artan enerji maliyetleri rekabetçiliğimizi olumsuz etkiledi. Bunun neticesinde ihracatımız da hedeflerimizin altında kaldı. Rusya-Ukrayna savaşının da sektörümüze olumsuz etkilerini yaşadık. Öte yandan, Rusya ve Ukrayna'nın etkinliğinin azalması ile Kuzey Afrika ve Orta Doğu pazarları ile Kuzey Amerika pazarlarındaki çelik talebinin canlandığını gözlemlemeye başladık. Türk çelik ihracatçıları olarak bu fırsatı değerlendirmek istiyoruz."
"SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR REKABET GÜCÜ SAĞLAMAYI HEDEFLİYORUZ"
2023'te de korumacılık önlemleri ve enerji maliyetlerindeki artışların yine gündemi meşgul edeceğini belirten Tosyalı, "Çelik sanayinde yoğun olarak tüketilen enerjinin, üretim maliyetleri içindeki payı arttıkça rekabet gücümüz de olumsuz etkileniyor. Bu yüzden ısrarla yeşil dönüşüm ve yenilenebilir enerji kullanımının önemine vurgu yapıyoruz. AB gibi yenilenebilir enerji kullanımının yoğun olduğu ülke ve bölgelerle kıyaslandığımızda dezavantajlarımızın olduğunu düşünüyoruz. Sanayide yenilenebilir enerji kullanım ağırlığını mutlaka artırmamız gerekiyor. Birlik olarak üye firmalarımızla bu konuda çalışmalar yapıyoruz. Demir-çelik sektöründe enerjinin temiz olarak üretimine imkan veren hidrojen kullanımı üzerine 2023 yılında çalışmalar yapacağız. Demir-çelik sanayimiz, serbest piyasa koşulları içerisinde rakipleriyle rahatça rekabet edecek güce sahip bulunuyor. Bu nedenle temel amacımız, sektörümüzün küresel düzeyde sürdürülebilir bir rekabet gücü elde etmesini sağlamak olacak." ifadelerini kullandı.
AKDENİZ'DEN ABD'YE YÜZDE 56'LIK ARTIŞ
Verilen bilgiye göre, 2022 yılı ülkeler bazında incelendiğinde Türkiye genelinden yapılan demir-çelik ihracatında en başarılı ülke 2,9 milyar dolar ile Almanya oldu. Almanya'yı, 2,1 milyar dolar ile ABD, 2 milyar dolar ile İtalya, 1,9 milyar dolar ile İsrail ve 1,6 milyar dolar ile Romanya izledi. İlk 10 ülke arasında ihracatta en fazla artış yüzde 41 ile Bulgaristan'da kaydedildi.
ADMİB'in 2022 yılı ihracatı ülkelere göre incelendiğinde, İsrail'in 237,4 milyon dolar ile ilk sırada olduğu görüldü. Bu ülkeyi, 225,4 milyon dolarla Mısır, 210,5 milyon dolarla Irak, 206,8 milyon dolarla ABD ve 201,5 milyon dolarla Almanya takip etti. İlk 10 ülke arasında en fazla artış yüzde 56 ile ABD'de gerçekleşti.