Oluşturma Tarihi 22 Mayıs 2022 16:46
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından düzenlenen, MÜSİAD Uluslararası Enerji Zirvesi'nin açılışına video mesaj gönderen Birol, enerji sektöründe daha önce de krizler olduğunu ama bu krizlerin petrolde yaşandığını ifade etti.
Rusya-Ukrayna Savaşı'nın sürdüğü bu dönemde Rusya'nın birkaç ay öncesine kadar dünyanın bir numaralı petrol ve gaz ihracatçısı ve kömür piyasalarının önemli bir oyuncusu olmasının Rusya-Ukrayna savaşı sonrası yaşanan enerji krizindeki en önemli etken olduğunu aktaran Birol, şöyle devam etti:
"Bugün ilk küresel enerji krizini yaşıyoruz. Mevcut fiyatlardaki volatilite ve yüksekliğe bakarsak, bu kriz kısa bir dönemde bitmeyecek gibi görünüyor. Hepimizin belli bir dönem volatil ve yüksek fiyatlarla yaşamaya alışması gerekiyor. Bu dönem tüm dünyada ekonomi için özellikle enflasyonist baskılar açısından zor olacak gibi görünüyor. Ekonomilerde daralma ve resesyon riski son derece büyük. Daha önceki krizlerde de yine enflasyonist baskılar oldu ama 70'lerde yaşanan petrol krizi sadece resesyon ve enflasyon artışına neden olmadı, krize karşı alınan tedbirler enerjide ciddi inovasyon ve sıçramalara neden oldu."
PETROLDE YAZ, DOĞAL GAZDA KIŞ DÖNEMİNDE SORUNLAR OLABİLİR
Yakıt verimliliği ve nükleer enerjideki gelişmelerin bu dönemlerde öne çıktığını aktaran Birol, "Petrol krizine cevap olarak birçok ülke nükleer santral inşa etti. Bugün kullanılan nükleer santrallerin yüzde 40'ı petrol krizlerinin ardından inşa edilenler." dedi.
Birol, şu anda içinden geçilen küresel enerji krizinin de sadece enflasyonist baskı ve ekonomik büyümeyi yavaşlatmasıyla değil ülkelerin değişik enerji politikalarıyla da cevap vermesi şeklinde tezahür edebileceğini anlattı.
Bu yaz petrol piyasası, kış aylarının ise doğal gaz piyasası açısından sıkıntılı geçebileceğini dile getiren Birol, "Petrolde talep yazın daha da artıyor. Azalan arza karşı yükselen talep fiyatları daha da artırabilir, arzda eğer bir artış gelmezse güzel sürprizler olmazsa. Biz iki büyük arz dalgası sunduk petrol piyasalarına. Hala petrol stok arzımızın yüzde 90'ına yakını stoklarda mevcut. Eğer arz temininde büyük sorunlar çıkarsa piyasaya sürebiliriz." diye konuştu.
YENİLENEBİLİR ENERJİDE REKOR BEKLENİYOR
Birol, 1970'lerde olduğu gibi mevcut durumun ülkelerin enerji politikalarında ciddi değişikliklere neden olduğunu vurguladı.
Bazı enerji teknoloji yatırımlarının hızla arttığını aktaran Birol, şöyle devam etti:
"Bunlardan ilki yenilenebilir enerji. Bu yıl biz yenilenebilir enerjide 320 gigavatla rekor kapasite artışı bekliyoruz. Enerji verimliliğinde bina ve arabalarda ciddi bir iyileşme olacağını gözlemliyoruz. Üçüncüsü ise nükleer teknolojiler. Nükleerde ciddi bir dönüş var. Avrupa'daki birçok ülke, Kanada, ABD, Japonya, Güney Kore, Hindistan nükleer projelerini hızlandırdı. Bu da son derece olumlu bir gelişme."
Birol, enerji politikalarındaki değişikliğin birçok temiz ve yerli teknoloji fiyatlarının ucuz olmasını sağlayacağına işaret ederek, bu teknolojilerin iklim değişikliğiyle mücadele ve enerji güvenliğinin sağlanması açısından gelecek döneme damga vuracağını sözlerine ekledi.