Daimi elçi olara uzun yıllar İstanbul'da kalan Haga, iki devlet arasındaki ilişkileri hızla geliştirdi. Hollanda bağımsız bir ülke olarak Osmanlı İmparatorluğu tarafından tanındı.Bu durumu engellemek isteyen Venedik elçisi, veziriazama verdiği notta, Hollanda'nın bir devlet değil, krallarına isyan eden isyankâlar topluluğundan oluştuğunu söylemişti. Buna rağmen Hollanda'ya kapitülasyon verilerek ticaret imtiyazları sağlanmıştı. Bu sayede daha önce Fransa ve İngiltere bayrakları altında seyreden Hollanda gemileri serbestçe Akdeniz'de ticaret yaptılar.
Kapitilasyonları almalarının hemen ardından da Akdeniz'de konsolosluk ağı kurdular. Osmanlı topraklarında Halep, İskenderun, Kıbrıs, Mora, İnebahtı ve Eğriboz ile Venedik, Cenova, Livorno ve Siciya'da konsolosluklar açtılar. Hollanda bir isyancı topluluğundan tanınan bir devlet haline geldi. Hollanda'nın Katolik krallar ve Habsburglar tarafından tanınmaları çok daha sonra, 30 Yıl Savaşları'nın sonunda imzalanan 1648 Westfalya Antlaşması'ndan sonra gerçekleşti. Hiçbir devlet tarafından tanımayan Hollanda, o antlaşmadan 36 sene önce Osmanlı Devleti tarafından tanınmış ve büyükelçi statüsünde ülkemizde temsil edilmişti. Hollandalılar'ın Osmanlılar'dan aldıkları siyasi ve ticari destek de bu devletin Habsburg İmparatorluğu karşısında var olmasını sağlamıştı.