Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HASAN BÜLENT KAHRAMAN

Kadın korkusu

Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği tarafından benim de kurucuları arasında bulunduğum İris Eşitlik Gözlem Grubu'na "Özel Sektörde Yönetici Kadın Profili" başlıklı bir araştırma yaptırıldı. Türkiye'de kadınların toplum ve çalışma hayatındaki vahim yerini göstermesi bakımından bu araştırma da daha önceki araştırma kadar önemli. Son derecede çarpıcı sonuçlar içeriyor. Biraz irdeleyelim.
Dünya Ekonomik Forumu'nun 2009 küresel toplumsal cinsiyet farklılıkları endeksinde Türkiye 134 ülke arasında 129. sırada. Kadınların ekonomiye katılımları söz konusu olduğunda iyice gerileyip 13. sıraya düşüyoruz. Ayrıca bu konuda 2008'e göre gerilemiş haldeyiz. İşgücüne katılım konusunda da bu gerileme sürmüş, % 29'dan % 26'ya düşmüşüz. İstihdamın % 74'ü kadın, % 26'sı erkek.
Bu konuda büsbütün dikkate değer bir nokta var. Bir ücret karşılığında istihdam edilen erkek nüfusun yaklaşık 1/3'ü oranında kadın nüfus istihdam ediliyor. Ama ücretsiz aile işçiliğinde kadınların sayısı erkeklerin iki katından fazla. Kendi hesabına çalışanların sadece % 13.5'i kadın. İşverenlerin ise % 16'sı kadın. Kadınların en yüksek oranda çalıştığı yaş grubu 25-34 aralığı. Niye üzücü? Çünkü ücretler en yüksek seviyesine 40-49 yaş aralığında ulaşıyor. Demek ki, kadınlar ayrıca da ucuza çalışıyor.
Gelelim "tarihsel" soruna. Çalışan kadınların ev halkının bakımına harcadığı zaman 5 saat 43 dakika. Erkeklerinki ise maç seyretmeye, bira içmeye yetecek kadar az; sadece 43 dakika.
Bu genel saptamalardan sonra özel sektördeki duruma bakalım: İMKB'de işlem gören 322 şirket incelendiğinde yönetim ve denetleme kurulu üyelerinin % 90'ı E, % 10'u K; yönetim kurulu (YK) başkanlarının % 94'ü E % 6'sı K; YK başkan yardımcılarının % 90'ı E, % 10'u K, genel müdürlerin % 92'si E, % 8'i K. Kadınlar en çok % 42 ile insan kaynaklarında istihdam ediliyor. Ar-Ge'de % 8, CEO'lar arasında % 9. Çıldırtıcı durum şu: Teknik alanda kadın oranı % 0; üretim imalatta % 0. 322 şirketin % 52'sinin YK'sında hiç kadın üye yok.
Anadolu'nun belkemiği Ticaret Odaları'nda 57 genel sekreterin (GS) 4'ü, Ticaret ve Sanayi odalarında 181 GS'nin sadece 26'sı, Ticaret Borsalarındaki 113 GS'nin 15'i kadın. Sanayi Odaları'nda 12 GS arasındaysa bir tek kadın bile bulunmuyor. Bu alanda toplam 364 Meclis Başkanı'nın sadece, evet sadece 1'i kadın. 363 YK Başkanı arasındaysa 2 kadın bulunuyor. Odalar ve Borsalar Birliği YK'da kadın yok, müşavirler arasında kadın yok. Yani vazgeçtik kadının adından kendisi yok. O kadar ki, CNBC-E Business dergisinin araştırmasına göre 100 Türk profesyonelinden sadece 4'ü kadın.
Avrupa ülkeleriyle bir karşılaştırma yapılmazsa bu durumun dehşeti yeterince anlaşılmaz.
Paris borsasına dahil şirketlerde kadın yönetici oranı % 10.5 ve % 40 kadın yönetici kotası önerilmiş durumda. Bu kota Norveç'te geçerli. Orada 300 büyük şirketin kadın yönetici oranı % 44.2. Oran İsveç'te % 27, Almanya'da % 23. Akdeniz bize benziyor: İspanya'da % 6.6, İtalya'da % 2.1, Portekiz'de % 0.8. (Bu arada Kelly Service'in araştırmasına göre 33 ülkeden en yüksek ücret ödenen yöneticilerin bulunduğu ülkeler arasında Türkiye var. Yetmedi: en yüksek gelir temin eden üst düzey yöneticilerin bulunduğu 51 ülke arasında Türkiye 5.; ABD'nin endeksi 100, Türkiye'ninki 190. İyi mi?..)
Peki, niye bu durum böyle, kadınlar başarısız olduğu için mi? Tam tersine, çok başarılılar. 9 kadın yöneticinin performansları incelenmiş. Bunların tamamı görevde bulundukları sürede şirketlerini büyütmüş. Başarının ayrı bir göstergesi daha var: bu 9 yöneticinin 7'si şirketlerini bulundukları sektör büyüme ortalamasından (ikisi dışında) misli misli büyütmüş.
Modernite birçok ülkeye ve kültüre ciddi bir kadın korkusuyla gelir. Kadının gündelik hayata, çalışma dünyasına girmesinden kaynaklanan bir korkudur bu. Anlaşılan Türkiye hâlâ bu korkuyla yaşıyor. Kadınlara layık gördüğümüz bu şart altındayken modern mi diyeceğiz kendimize? Bu utanç verici şart altındayken?..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA