Operasyon rafa kaldırıldı. Esed kimyasal silahlarını teslim edecek, müdahale olmayacak. Ancak şimdi de "ilk adımı kim atacak" tartışması başladı. Amerika, "Esed bir an önce silahları versin" diyor Rusya ise "hayır önce siz müdahaleden resmen vazgeçin" şartını koşuyor.
Aslında mesele çözüldü. Bundan sonrası kayıkçı kavgası olur. Sadece gürültü çıkarır, ortadaki gerçekleri değiştirmez.
2 hafta önce Amerika ne kadar iştahlıydı. "Müdahale kesin olacak" deniliyor, gün sayılıyordu. Sonra G20 Zirvesi yapıldı. Obama-Putin gerginliği zirveye damga vurdu.
Zirve sonrası Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry, Londra'daydı. Her gün olduğu gibi yine Suriye konulu basın toplantısı düzenledi. "Vuracağız" dedi, "hedefler belli" dedi, uzun uzun anlattı. Son cümlesine şunu ekledi, "müdahalenin olmaması için tek şart Esed'in elindeki kimyasal silahları teslim etmesi olur".
Bu sözünün ardından sunduğu şartın imkansız olduğuna vurgu yapmayı da ihmal etmedi ve "Esed bunu asla yapmaz" dedi.
Yanıt hemen Moskova'dan geldi. Suriye Dışişleri Bakanı Velit Muallim Moskova'da Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ile görüşüyordu. İkili "tamam kabul" diyerek Kerry'nin teklifine "evet" cevabı verdi.
Herkes Kerry'nin gaf mı yaptığını yoksa bilinçli olarak mı böyle bir teklifi sunduğunu düşünürken iş bir anda ciddiye bindi.
Belli ki bu teklif Kerry'nin ayak üstü yaptığı ve imkansız gibi gördüğü bir sunum değildi. Bunun pazarlığı G20 zirvesinde yapılmış. Putin ile Obama her türlü gerginliğe rağmen Suriye konusunda el sıkışmadan duramamış.
Şimdi yeni bir plan var. Esed kimyasal silahlarını teslim edecek ve müdahale olmayacak. Ancak krizler bitmiyor. Bu kez ilk adımı kimin atacağı tartışma konusu oldu.
Amerika Başkanı Obama ile Dışişleri Bakanı Kerry kesin konuştular, "önce Esed silahlarını teslim etsin" dediler. Hatta Batı bunun için BM Güvenlik Konseyini toplantıya çağırdı. Ancak Rusya lideri Putin "durun" dedi ve toplantıyı iptal ettirdi.
Putin sonrasında yeni krizi başlatan şartını açıkladı. "Önce Amerika müdahaleden resmen vaz geçtiğini ilan etsin" dedi ardından Esed'in kimyasal silahları uluslararası denetime açacağını söyledi.
Bu kavga bir müddet daha devam eder. Kayıkçı kavgasının ötesine geçmez. İlk adımı kim atarsa atsın sonrasında yeni bir kriz daha çıkar. Sonuçta Suriye'de katliamlar devam eder, kaybeden Suriye halkı olur.
Bu arada bu yeni plan Amerika'nın ve Batı'nın Suriye'deki gerçek niyetini de gözler önüne sermiş oldu. Suriye'de hedef rejim değildi sadece rejimin kimyasal silahlarıydı. O da İsrail'in can güvenliği içindi. Yani Amerika müdahaleyi Suriye halkını korumak adına değil kimyasal silahların İsrail'e doğrultulma ihtimalini ortadan kaldırmak için yapacaktı.
