Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Muhammed Gömeç, kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin kendi kendine muayene ve tarama programları sayesinde erken teşhis edilebildiğini söyledi.
Dünyada ve ülkemizde kadınlarda sık görülen kanser türü meme kanseridir. İstatistiklere göre her 8 kadından 1'i meme kanserine yakalanıyor. Konu ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Okuş, taramanın kişiye özel olması gerektiğini ifade etti.
Meme kanserinin genelde 50’li yaşlardan sonra görülmeye başladığını ve yaşla birlikte sıklığının arttığını belirten Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Şener Cihan, “Obezite, beslenme, çocuk yapmama, emzirmeme gibi yaşam tarzları kanser oluşumuna katkıda bulunmaktadır. Meme kanserine özgü söylenebilecek en koruyucu yöntemler; 30 yaşından önce çocuk sahibi olmak ve uzun süreli emzirmek olarak söylenebilir. Bunun dışında, tüm kanser türlerine karşı koruyucu olan yaşam tarzı, meme kanserinden korunmak için de uygulanabilir” dedi.
Kadınlarda son dönemlerde sıklıkla tespit edilen çikolata kisti (Endometriozis), tedavi edilmediği durumlarda ciddi ağrılara ve kısırlığa sebep oluyor.
Ülkemizde her yıl yaklaşık olarak 27 bin kadına meme kanseri teşhisi konulduğunu söyleyen İl Sağlık Müdürü Dr. Murat Ağırtaş, 20 yaşından itibaren erken teşhis için kontrollerin aksatılmaması gerektiğini söyledi. Erken teşhisle birlikte tedavinin başarı oranının yüzde 90'a çıktığını söyleyen Ağırtaş, hangi bireylerin daha büyük risk altında olduğunu da anlattı.
1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı ile ilgili önemli açıklamalarda yapan GENEL Cerrahi Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Semra Doğan, meme kanserinin yalnızca kadınlarda değil, genetik geçiş olarak erkeklerde de görülebileceğini ifade ederek önemli uyarılarda bulundu.
Finlandiya'dan araştırmacılar, 40 yaşından önce "prematür ovaryen yetmezliği" (erken menopoz) görülen kadınlarda, otoimmün hastalıkların riskinin arttığını tespit etti. Finlandiya'dan araştırmacılar, en az 12 yıl takip ettikleri yaklaşık 20 bin kadının sağlık verilerini inceledi.
Polikistik over sendromu ile ilgili bilgi veren Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Buyru, bu durumun kadınların hayatındaki her evrede sorunlara yol açabilen ve tüm sağlığı yakından ilgilendiren bir tür endokrin bozukluk olduğunu ifade etti. Buyru ayrıca, polikistik over sendromunu kontrol altına almanın en etkili yolunu paylaştı.
Gebelik döneminde ve öncesinde beslenmenin hem bebek hem de anne adayı üzerinde büyük bir öneme sahip olduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Edanur Usta, beslenme önerilerinde bulundu. Gebelikte yaşanan hazımsızlık gibi sorunların önüne geçmek adına yapılması gerekenleri anlatan Usta, bilinçsiz tüketilen karışımlara karşı da uyardı.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Zeynep Çankaya, kadınlarda en sık görülen kanser türleri arasında dördüncü sırada yer alan rahim ağzı kanserleri hakkında uyarıda bulundu. Düzenli kontrollerin büyük önem taşıdığını belirten Çankaya, erken teşhisin önemini vurguladı.
Polikistik over sendromu (PCOS), kadınlarda yumurtlama bozukluğu, androjen hormon artışı ve yumurtalıklarda küçük kistlerin oluşumuyla karakterize bir hastalıktır. En sık adet düzensizliği, kısırlık, aşırı tüylenme, sivilce, saç dökülmesi ve kilo sorunları gibi belirtilerle kendini gösterir. Tedavi sürecinde ilk adım, kilo vermeye yönelik sağlıklı beslenme ve egzersizdir. Doğal yolla gebelik elde edilemeyen hastalarda aşılama veya tüp bebek tedavisi başarıyla uygulanabilir.
Hormon bozuklukları, adet dönemi düzensizlikler, saç dökülmesi, kilo alımı, cilt problemleri, gebe kalamama gibi kendini belli edebilir ve birçok kadının yaşam kalitesini olumsuz etkiler ve bu bozukluklar altta yatan bazı hastalıkların da belirtisi olabilir. Konu ile ilgili Kadın Hastalıkları Doğum Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Zeki Salar, zamanında tanı konulmasının altını çizerek, tedavi edilmediğinde bu durumun kronikleşebileceğini ifade etti.
Adet dönemi bazı kadınlarda sancısız olurken bazı kadınlarda sancılı bir dönem olabilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta bulunur. Adet sancısını normal oranlarda yaşayıp sonrasında sancılı bir adet dönemine geçiş yapan kadınlar tehlike altında olabilirler. Konu ile ilgili Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Perinatolog Prof. Dr. Selahattin Kumru, kadınların rutin kontrollerini mutlaka yaptırmaları gerektiğinin altını çizerek önemli bilgilendirmelerde bulundu.
Türkiye'de ortalama menopoz yaşı 47 ancak süreç bazı etkenler sebebiyle 40 yaşına kadar indiğini belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Müzeyyen Uyanık, erken menopoza sebep olan faktörlerin başında ise sigara kullanımı geldiğini söyledi.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Sevda Karakaya, adet geciktirici ilaçların hekime danışılmadan kullanılmaması gerektiğini belirterek, “Adet geciktirici ilaçlar, özellikle tatiller, sınavlar ve düğün gibi özel etkinlikler öncesinde tercih edilen bir yöntemdir. Ancak gebelik şüphesi olanlar, emziren anneler ve kronik hastalığı olan kişilerin bu hapları kullanmaması gerekir” dedi.
Veteriner Hekim Osman Buğra Uyan, kedilerde görülen toksoplazmanın ciddi bir hastalık olduğunu ve vücutta enfeksiyona yol açabileceğini belirtti. Uyan, "Toksoplazma, özellikle çocuk sahibi olmayı planlayan kadınlar için büyük önem taşır" dedi.
Kadın Hastalıklıları ve Doğum Bölümü doktoru Op. Dr. Nadir Cömert, emzirmenin meme, rahim, yumurtalık kanseri ve kemik erimesi riskini azalttığını söyledi.
Yaz aylarında özellikle tatil planı yapan kadınların sıklıkla merak ettiği konuların başında adet geciktirme yöntemleri geliyor. Konu hakkında konuşan Opr. Dr. Zeynep Banu Erdoğdu, adet geciktirici ilaçların kullanımı ve kullanım esnasında dikkat edilmesi gerekenleri anlattı. Ayrıca doktor kontolünde kullanılması gerektiğini vurgulayarak yan etkilerinden bahsetti.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Emre Özgü, Özellikle adet döneminde kullanılan hijyenik ped, tampon gibi sentetik materyallerin bakterilerin çoğalması için uygun bir ortam oluşturduğunu, bu sebeple kullanılan pedlerin sık sık değiştirilmesini önerdi.
Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte deniz ve havuzların daha fazla kullanıldığını belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Müzeyyen Uyanık, bu keyifli aktivitelerin bazı sağlık risklerini de beraberinde getirebileceğini ifade etti.