Kaza haberi cuma sabahı geldi: "Köprüde devrilen minibüs bariyerlere çarptı, insanlar yollara savruldu..."
Olayın geçtiği yer, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü...
İstanbul'da Avrupa'dan Asya'ya geçerken Boğaziçi Köprüsü'nü, dönüşte ise Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nü kullanırım.
Hem güzergahıma daha uygundur hem de zaman ve benzin tasarrufu yaptığıma inanırım.
Günlerdir kafamı kurcalayan bir soru vardı: Boğaziçi Köprüsü de Fatih Sultan Mehmet Köprüsü de gidiş-dönüş üçer şeritli duble yoldan oluşuyor. Köprülerin genişlikleri de hemen hemen aynı.
Peki öyleyse neden Boğaziçi Köprüsü üzerinde şeritleri ayıran beyaz çizgi düz de, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nde aralıklı? Bir başka deyişle, neden Boğaziçi'nde sollama yasağı var da Fatih Sultan Mehmet'te serbest?
Üstelik, ikinci köprü, ağır vasıtaların geçiş yaptığı bir güzergâh. Yani asıl dikkat edilmesi, şerit değiştirmekten kaçınılması gereken yol orası...
Tam ben bu sorulara yanıt ararken, 'köprüde kaza' haberi geldi. Biliyorum, kimse bu küçük (!) detayın üzerinde durmayacak. Ben yine kendi kendime düşünüp durmaya devam edeceğim. İnsanlar da yollara savrulmaya...