"Bir zamanlar.. Hollywood/ Once upon a time in... Hollywood" filminden söz ediyorum. 21 Mayıs'ta Cannes Film Festivali'nde gösterildi ama, dünyada vizyona (Amerika dahil) 22 Temmuz'da girdi. Bugüne dek de çeyrek milyar dolardan fazla gişe yaptı. Her kuruşu helal olsun..
Quentin Tarantino, 161 dakika süren, her dakikası merak, heyecan ve sinema keyfi yaparak izlenen bir film yapmış. İki saat 21 dakika sonra "The End" yazarken "Tüh.. Keşke bitmeseydi" diyorsunuz..
"Bir zamanlar.. Hollywood" gerçeklere dayalı bir hayali film.. Olaylar, 1969 yılı Los Angeles'ında, Hollywood'da geçiyor.
Filmin bittiği 1969 Ağustos'unda, dünya Hollywood'daki korkunç cinayeti konuşuyordu. Charles Manson'ın yönettiği bir hippi çetesi, ünlü yıldız, Sharone Tate'in o en pahalı semtteki harika villasını basmış ve Tate başta villadaki herkesi öldürmüşlerdi. Bu korkunç cinayetle hippilik sona erdiği için, tertibi CIA'in yaptığı bile konuşulmuştu o yıllar. Çünkü hippiler "Savaşma, Seviş" diyorlar ve Vietnam savaşına şiddetle karşı çıkıyorlardı.
Filmin baş kadını Sharon Tate zaten. Baş erkekleri de Tate'in komşusu bir aktör ve onun şoförlüğünü de yapan dublörü..
Filmde Tate var. Kocası Roman Polanski var. Arkadaşı Steve McQuinn var.. Zamanın tüm ünlüleri var.. Ama filmin jeneriğinin sonunda o klasik yazı da var..
Başında "Bu filmde gerçek isimler var ama izlediğiniz ve her şey, dinlediğiniz her replik hayalidir. Benzerlikler tesadüften ibarettir."
Cannes'daki ilk gösterimden sonra Tarantino sahneye çıkıp seyircilere "Aman sonunu kimseye söylemeyin" diye rica etmiş. İzleyenler de, o günden bu yana izleyip yazanlar da söylemediler..
"Yahu Sharon Tate ve arkadaşlarının öldüğünü dünya biliyor. Ne söylemesi.." diyeceklere, o sona yazılan cümleyi hatırlatacağım..
"Her şey hayalidir."
O zaman..
Bırakın başını sonunu.. Bir "Film" izleyin.. Harika çekilmiş, harika oynanmış bir film.
Bence filmin asıl baş oyuncusu Brad Pitt. Leonardo di Caprio değil. Sharone Tate'te de Margot Robbie harikalar yaratıyor.
Filmde Al Pacino, Bruce Dern, Dakota Fanning başta bir yığın ünlü de var kısa rollerde. Onları keşfetmek de ayrı keyif..
Hala görmediyseniz koşun.. Koşun!.