Bu üç resmi bana sevgili arkadaşım, kadın doğum doktoru, hani "yardım için" Afrika'nın balta girmemiş orman köylerine giden, orada sazlardan hastaneler kurup ebeler yetiştiren, Afrika'nın en büyük sorunu susuzluğa çare kuyular açan, Banu Çiftçi verdi.
Birinci resimde diz çökmüş iki çocuk. Önlerinde bir kağıt var.. İkincisi, o önlerindeki kağıdın yakından resmi. Bir büyük kağıda satranç tahtası çizmişler. Pul pul kestikleri kağıtların üzerinde Şah, vezir, kale, at, piyon gibi satranç taşlarının adını yazmışlar ve yokluk içinde kendilerine bir satranç dünyası yaratmış o çocuklar.. Üçüncü resimde önlerinde bir gerçek satranç tahtası var. Üzerinde taşlarıyla.. O resimdeki yüzlere, o yüzlerdeki neşeye, sevince bakar mısınız?. Dünyaları bağışlamışlar sanki.. O satranç takımını çocukların adresini bulup yollayan da, benim sevgili doktorum!. O resimlere bakarken de gözlerim yaşlıydı, şimdi yazarken de.. Ya sizinkiler?.