Hadi Mekteb-i Mülkiye günlerimden ukalalık yapayım ve sevgili, rahmetli hocam Aziz Köklü'yü de anayım.. Bize "Gresham yasası"nı o öğretmişti..
"Kötü para, iyi parayı kovar" diye..
Aklımız basmamıştı önce. Yahu, kötü, iyiyi niye kovsun..
Hocam anlatmıştı. "Cebinizde, değeri durmadan düşen bir kötü para, İtalyan Lireti var mesela.. Bir de durmadan artan Amerikan Doları.. Almanya'da dolaşıyorsunuz. Önce hangisini harcarsınız!. Kötü olanı tabii. Kötü piyasaya çıkar, iyi cepte kalır.."
Şimdi bu yasayı, sinemaya uyguladım ki, bu ülkede nerdeyse 800 sinemaya kumanda eden sevgili arkadaşım Muzaffer Yıldırım başta, tüm işletmeciler ne yaptıklarına bir baksınlar..
Ben bu ülkenin en sinema meraklısı insanlarından biriyim. Ankara'da haftanın yedi günü, yedi filme giderdim. İstanbul'da başka şeyler de çıkınca, bu dörde düştü ama asla üçün altına inmedi. Yazılarımdan bilirsiniz zaten.
Ama son haftalarda enderleşti, sinema gidişlerim..
Geçen hafta, hem de "Görmem gereken" diye işaretlediğim beş film varken, sinemaya adımımı atmadım. Pazartesi konser, salı gece kulübünde akşam yemeği, çarşamba, konser, perşembe konser.. Cuma bale.. Cumartesi İzmir'de opera.. Pazar İstanbul'da Bağdat Caddesi'nde keyif.. Pazartesi İstanbul Radyosu'nda "Hoş Geldin Bahar" Konseri.. Salı gecem boştu nihayet.. İnanın sinemaya gitmedi ayaklarım. Beni eve sürüklediler, "Bu gece dinlen" diye.
Neden peki!..
İşletmeciler Altın Yumurta Yumurtlayan Tavuğu gırtlakladılar da ondan.. Ayağım sinema alışkanlığını kaybetti.
Yaktığı odun ateşini yellenerek alevlendiren komiğe gülenler sinemaları geçici olarak doldurdu birden.. Eee.. Yerli film teşvikte.. Belediye rüsumu az.. İşletmeciler doldurdular on salonlarından sekizini, ucuz, hatta bayağı esprilerle (!) dolu güya komik filmlerle..
Gidecek film bulamaz oldu, sinemaların yıllanmış "Sadık" seyircisi.. Kendisine başka eğlence türleri aradı.. Baktı ki, varmış.. Ayağını sinemadan kesti..
İşte en sadık seyirci ben.. Sinema alışkanlığımı yitirdim, iyi mi?.
"Görmem gerek" diye işaretlediğim filmlerden birini göremedim mi, içim içimi yerdi.. Hiçbirini görmedim. Bakıyorum, umurumda değil, iyi mi?.
Benim gibi binler, on binler var "Sinemasız da oluyormuş" diyen..
Siz devam edin salonları kötü filmlerle doldurmaya.. Sadık, iyi, gerçek seyirci küstü bile.. Şimdi promosyonlara başladınız.. Yarın üste para vereceksiniz, salon doldurmak için..
Ama sinema alışkanlığını kaybedeni geri döndürmek zor!..