Bu cennet vatanı cehenneme çevirmek için elimizden geleni yaptığımız yetmiyor, tüm bu ortam içinde dahi yeşeren güzelliklere gözlerimizi yumup, hayatımızı da kabusa çeviriyoruz, elimize ne geçiyorsa.. Oysa Türkiye'mde ne güzellikler var.. İşte onlardan birini bu sabah masamda buldum. Nöbetçi dişçim Galip Gürel kardeşim New York'tan bir mail atmış.. Buyrun, okuyun..
***
Maalesef güzel şeyler duyamaz olduğumuz son günlerde, az önce bir Türk olarak Amerika'da yaşadığım gururu sizlerle paylaşmak istedim. Dün akşam New York Üniversitesi tarafından, yılın dünyadaki en iyi estetik diş hekimine verilen, 'The Smigel Award" ödülüne layık görüldüm ve bu ödülü bir Türk olarak almanın gururunu yaşıyorum.
Ödül töreninde yaptığım konuşmamda da vurguladığım gibi; dünyanın son yıllarda geçtiği kaotik süreçte, bu ortamın düzelmesi için sevgiye ve eğitime her zamankinden daha çok ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.
Dünyadaki tüm bireyler yaptıkları işin en iyisini yapmaya çabalamalı ve bunu evrenselleştirmeli... Ben de bu konuda çok sevdiğim ülkem Türkiye adına kendi konum olan diş hekimliğinde böylesi bir misyonu gerçekleştirdiğime inanıyorum...
En azından yaptığımız işi dünya standartlarında kabul görecek seviyelere çıkarmayı ve bu sayede ülkem Türkiye'nin adını dünyaya duyurmayı başarabiliyoruz, ne mutlu bizlere.
Senin de bu habere sevineceğini bildiğim için haberi sana bizzat vermek istedim.
Televizyonlarda ve gazetelerde felaket haberlerinden geçilmediği bu günlerde, bir nefes ve umut olarak insanların güzel şeyler duymaya ihtiyacı var. Umarım ben de bir nefes olabilirim...
Sevgiler.