"Bu sinemacılar bakalım daha neler yapacaklar" diye sormayın.. Sonu yok..
Kovboylar ve Uzaylılar dünyamızı işgale gelen uzaylılarla, bu defa kovboylar savaşıyor, iyi mi?..
Vahşi Batı zamanı gelmiş adamlar (Yani o yaratıklara adam demek mümkünse..)
Kovboy filmlerinin pek çoğu, yabancıları pek sevmeyen bir unutulmuş kasabaya yalnız bir yabancının gelmesiyle başlar..
Bu da öyle bir kasaba..
Ama sadece yalnız bir yabancı değil, peşinden uzaylılar da geliyor.. Sen mi yabancı sevmezsin..
Buyur bakalım..
Uzaylılar niye gelmiş Vahşi Batı'ya?. Beyaz adam niye gelmişse ondan.. Altına hücum..
Bunların gezegeninde de altın kıymetli ama az. Uzayı dolaşacak gemi yapıyor ama, altın yapamıyorlar nedense ve aramaya çıkıyorlar.
Dünyada var.. İniyorlar.. Nereye?.. Arizona'ya..
Neden?.. Yapımcı Steven Spielberg, daha önce Uzay Gemisi'ni oraya indirdi ya, Üçüncü Cinsten İlişkiler'de.. Araziyi iyi biliyor da ondan..
Ama karşılarına, İndiana Jones ve James Bond çıkınca, başlarına geleni tahmin edersiniz..
Tabii, Harrison Ford, İndiana değil bu filmde.. Kasabayı titreten ağa. Yasa demek, o demek... Daniel Craig de, Bond değil, azgın bir soyguncu..
Ortak düşman Uzaylılar olunca, düzeni kuranla, bozan el ele vermek zorunda kalıyorlar.. Filmde, kovboy filmlerinin bildik bütün klişeleri var.. Kızılderililer dahil.. Uzaylıları şeytan, şeytanın peşinde olduğu şeyi de altın olarak gösterip, din kitaplarına atıflar var..
İnsan ırkı üzerine genetik araştırmalarını çok vahşi sistemlerle yapan bir Uzaylı ile Hitler ve Dr. Mengele'ye atıflar var..
Ortada hem kovboy, hem uzaylı olunca, yani "Salla sallayabildiğin kadar" var, özetle..
Yaninin yanisi.. Kovboylar ve Uzaylılar bir aksiyon filminde hoş ve boş vakit geçirmek isterseniz, bire bir.. "Ben iyi bir film arıyorum" diyorsanız, başka kapıya..