Daha 1960'lar bile başlamamıştı, ben onları tanıdığım, konserlerini kaçırmaz olduğum zamanlar..
Süveterliler diye bu ülkenin ilk vokal gurubunu kurmuşlardı Ankara Koleji'nde.. Murat Sungar, Burak Gürsel ve Kemal İnan..
Ayni günlerde İstanbul'da da Deniz Harp Okulu öğrencileri de bir vokal gurup oluşturmuşlardı. Hepsi resmi öğrenci oldukları için Somer Soyata bir takma adıyla..
Sonra bu iki gurup birleşti.. İsimlerin baş harflerini yeni guruba ad yaptılar.. Sekstet SSS!..
Murat ve Burak'ın yanında, Deniz Harp Okulu'ndan ayrılıp Ankara'ya sivil gelen Durul Gence eklenmişti.
Durul, zaten babamın kardeş gibi arkadaşı Mehmet Gence'nin oğluydu. Biz de kardeş gibiydik. Murat'la Burak, o sene mezun olup Mülkiye'ye girince, bir de okul arkadaşı olduk..
Durul müzikte kaldı, ama Murat, Burak ve Kemal başka kariyerlere daldılar. Murat'la Burak emekli büyükelçilerimiz bugün.. Kemal, bilim adamı, profesör..
Yarım asır sonra bir araya gelmişler..
Gürer Aykal şefliğinde İstanbul Sinfonietta eşlik etti onlara..
Şirin bir Mozart ile açıldı konser.. Sonra Kemal geldi sahneye, Aida Boydağ ile.. Bach'ın iki keman için konçertosunu çaldılar..
Finalde, Murat, Burak ve Durul'u dinledik. Murat'ın bestesi Pop Senfonica'yı orkestrayla birlikte seslendirdiler. Üçü de çok ama çok şirindi sahnede.. Yarım asır öncesine alıp götürdüler beni.. Sekstet SSS olarak artık yerinde yeller esen Büyük Sinema'da verdikleri konserlere..
Murat harika bir beste yapmış.. Hele o fıkır fıkır ikinci bölüm ve bu bölümdeki Durul'un atakları..
Sevgili Dostlarım bu konserlere devam etmeli..