MEHMET YÜCE

Zengezur Koridoru: Gelişmeler ve beklentiler

Zengezur Koridoru, Azerbaycan'ın ana kara parçası ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti arasında kesintisiz kara ulaşım bağlantısı kuran bölgedir. İkinci Karabağ Savaşının Azerbaycan zaferiyle sonuçlanmasıyla Karabağ'daki otuz yıllık işgalin sonlandırılması kadar, imzalanan üçlü mutabakat metninde yer alan Azerbaycan'ı Nahcivan'a bağlayan ve Türk Coğrafyası arasında kesintisiz karasal bağlantısallığı sağlayacak olan Zengezur boğazının açılması hükmü dikkat çekmiştir. Zira bu koridorun açılması hem İkinci Karabağ Savaşıyla farklı bir aşamaya evrilen Türkiye-Azerbaycan ve Türk Devletleri ilişkilerini daha da derinleştirecek hem de bu koridorun işler hale gelmesi bölgesinin jeopolitik yapısını etkileyecek karasal ulaşımda yeni bir dönem başlayacaktı. Bu husus Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından da farklı platformlarda dile getirilmiştir. Sayın Cumhurbaşkanı bu hususa Nahcivan ziyareti dönüşünde "Bu koridor açıldığında Bakü'den çıkan bir araç ya da tren doğrudan Kars'a gelebilecek. Türkiye-Azerbaycan kardeşliği çok daha güçlenecek" ifadesiyle dikkat çekmiştir.

Türk Dünyası 2040 Vizyonu Belgesi ve Zirve Bildirilerinde Zengezur

İkinci Karabağ Zaferi Sonrasında 12 Kasım 2021'de İstanbul'da toplanan Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları Konseyi'nde Türk Konseyi'nin ismi "Türk Devletleri Teşkilatı" (TDT) olarak değiştirilmiş ve TDT'nin yol rehberi niteliğinde Türk Dünyası 2040 Vizyonu Belgesi kabul edilmiştir. Belgede Zengezur Koridorunun açılması TDT projesi haline getirildiği, bu projenin hayata geçirilmesi ve ortak yatırım merkezi olması yönünde ortak irade oluştuğu görülmektedir. Söz konusu belgede, çeşitli uluslararası ekonomi platformlarında Zengezur Koridorunun ortaklaşa tanıtımının yapılması konusu vurgulamakta, Üye Devletlerin ortak çıkarları için mevcut ve muhtemel bölgesel ulaşım koridorlarından yararlanılması ve bunların Hazar Geçişli Uluslararası Doğu Batı Orta Ulaştırma Koridoruna entegre edilmesi gerekliliği ifade edilmektedir.

Semerkant Bildirisinde de Zengezur Koridorunun en yakın zamanda açılması, "Bakü-Tiflis-Kars" demiryolu hattının kapasitesinin arttırılması, Avrupa ile Asya arasındaki ulaşım hatlarının daha iyi bağlantılandırılması ve çeşitlendirilmesine katkıda bulunulması, "Özbekistan-Kırgızistan-Çin" ve "Tirmiz - Mezar-ı Şerif-Kabil-Peşaver" demiryolu hatlarının inşası için gösterdikleri çabaların desteklenmesi, Hazar Geçişli Doğu-Batı Orta Koridoru boyunca altyapının arttırılması için iş birliğinin daha da geliştirilmesi, bu hat boyunca taşımacılık faaliyetlerini kolaylaştırılması, altyapının güçlendirilmesi ve güzergahın transit potansiyelini artırılması hususunda işbirliği yapılması hususlarında ortak irade ortaya konulmuştur. Bu hususlar Astana ve Bişkek zirvelerinde de dile getirilmiştir. Belirlenen bu hedefler çerçevesinde TDT'ye üye ülkelerce bir takım eylem planları yapılmış, üst düzey toplantılar geçekleştirilmiş ve bazı projeler hayata geçirilmiştir. Özetle, Zengezur koridorunun açılması, Hazar Geçişli Uluslararası Doğu Batı Orta Ulaştırma Koridorunun potansiyelinin artırılması artık bir TDT projesi haline gelmiştir.

Türkiye, Azerbaycan ve Özbekistan Üçlü Mekanizma Toplantısı

Kardeş üç ülkenin Dışişleri Bakanlarının yanı sıra Ticaret/Ekonomi ve Ulaştırma Bakanları katıldığı 29 Ocak 2025 tarihinde Ankara'da gerçekleştirilen Türkiye, Azerbaycan ve Özbekistan arasındaki üçlü mekanizma toplantısının ikincisi, söz konusu ülkelerin dış politika, ticaret ve bağlantısallık konularındaki iş birliği ve eşgüdümünü artırması ve Hazar Geçişli Doğu-Batı Orta Koridor'un geliştirilmesini yönünde atılması gereken adımlar konusu ele alınmıştır. Üçlü toplantının sonunda imzalanan "Ankara Bildiri" ve Bildiri'ye ekli Eylem Planı ile ilerleyen dönemde üç ülke tarafından izlenecek somut yol haritası belirlenmiştir.

Bildiride, bu işbirliğinin bölgesel refahı teşvik etmede kritik rol oynadığının altı çizilerek, Orta Koridor boyunca, ulaşım altyapısının geliştirilmesi, dijitalleşmenin teşvik edilmesi ve ticaret akışlarının kolaylaştırılması konusundaki ortak iradenin, diğer ilgili bölgesel ulaşım girişimleriyle uyum içinde, daha geniş bağlantı gündemi çerçevesinde olduğu belirtilmiştir. Ayrıca Orta Koridorun kapasitesini ve rekabetçiliğini artırmak amacıyla, özellikle "ulaşım", "sınır geçişleri" ve "gümrük işlemlerinin dijitalleşmesi" konusunda yeni altyapı projelerinin geliştirilmesinin önemine değinilmiş ve bu amaçla Bakü Uluslararası Deniz Ticaret Limanı ve Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu gibi bağlantı projelerinin ilerletilmesine desteğin tam olduğu kaydedilmiştir.

İran'ın Zengezur Koridoruna Yaklaşımı

İran, sürecin başından bu yana Zengezur Koridorunun açılmasına karşı bir duruş sergilemektedir. Her platformda İran üst düzey yetkilileri projeye yönelik endişelerini dile getirmektedirler. Nitekim İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, komşu ülkelerin sınırlarında herhangi bir değişikliğin İran için kırmızı çizgi olduğunu belirtmiştir. Zira İran, Zengezur Koridorunun hayata geçmesi halinde hem bölgesel hem de küresel düzeyde sahip olduğu jeo-stratejik avantajlarını büyük ölçüde kaybedeceği, özellikle Orta Asya Türk Devletleri üzerinde yer aldığı Çin-Avrupa güzergahındaki etkisini yitireceği konusunda ciddi endişeleri bulunmaktadır. Burada İran'ın "çevrilmişlik endişesi" olarak da adlandırabileceğimiz klasik politikasının göz ardı edilmemesi gerekir.

Azerbaycan'ın Konuya Yaklaşımı ve Güncel Durum

Bilindiği üzere üçlü mutabakat metninde yer almasına rağmen Ermenistan, Zengezur Koridorunun açılması konusunda herhangi bir adım atmamıştır. Buna rağmen barış görüşmelerinin devam etmesi ve iki ülke arasında kesin sınırların belirlenmesi sürecinin sekteye uğramaması amacıyla Zengezur Koridoru konusu karşılıklı anlaşma yoluyla kesin barışa giden yolun ön şartı olmaktan çıkarılmıştır. Burada Koridorun Rusya denetiminde açılması hususunda Azerbaycan kamuoyunda yaşanan ciddi rahatsızlık da etkili olmuştur. Ancak Azerbaycan'ın talebi, bu hususun iki ülkenin kendi aralarında çözüm bulması şeklindedir. Buna rağmen Zengezur Koridorunun açılması hususunda günümüze değin kayda değer bir gelişme sağlanamamıştır.

Azerbaycan Zengezur Koridorunun açılması yönünde çok kapsamlı çalışmalar yapmaktadır. Özelde Azerbaycan'ı Nahçivan'a kara yollu ile bağlayacak, genelde Türk Devletlerini Türkiye üzerinden Avrupa'ya bağlayacak ve aynı zamanda lojistik üs haline gelmesi planlanan Zengezur Koridorunun açılması bölgede yeni bir jeopolitik yapı oluşturacak ve bu yapı Azerbaycan'ı hem bölgesel hem de küresel düzeyde daha güçlü hale getirecektir. Bunun farkında olan Azerbaycan bir taraftan farklı platformlarda Ermenistan üzerinde baskı kurarken, diğer taraftan da tarihi, coğrafi ve hukuki kartları açarak Ermenistan'ı iş birliğine zorlamaktadır. Bu kapsamda Azerbaycan'ın elinde bulundurduğu en güçlü kartlardan biri de 1900'lı yıllarda zorla göç ettirilen Azerbaycanlıların kendi topraklarına dönmelerini içeren "Batı Azerbaycan'a Dönüş" politikasıdır. Bu politika ekseninde Azerbaycan hali hazırda Ermenistan sınırı içinde kalan eski Azerbaycan toprakları üzerinde açık olarak hak talebinde bulunmadan oranın Türk kökenli eski ahalisinin yerlerine dönmesine imkan verilmesi talebinde bulunmaktadır. Böylece Ermenistan'a açılmasına izin vermediği Zengezur koridorunun aslında Azerbaycan toprağı olduğu mesajını vermek istemektedir.

Cumhurbaşkanı İlham Aliyev 28 Ocak'ta ulaşım konularına hasredilmiş toplantıda yaptığı konuşmada bu konuya dikkat çekerek, "Hem uluslararası düzeyde hem de Ermenistan ile ikili temaslarımız sırasında biz sürekli olarak tek bir konuyu vurguluyoruz: Azerbaycan'dan Azerbaycan'a (yani Nahçıvan) engelsiz geçiş olmalıdır. Herhangi bir kontrol noktasından geçmeden, herhangi bir engelle karşılaşmadan, Azerbaycan'dan Azerbaycan'a rahat ve serbest geçiş sağlanmalıdır. Bu, bizim talebimizdir." ifadesinde bulunmuştur. Konuşmasının devamında da "Bu bizim talebimizdir ve göz önünde bulundurmalıyız ki, Batı Zengezur, Sovyet yönetimi tarafından 1920 yılının Kasım ayında elimizden alınarak Azerbaycan halkına karşı bir suç işlendi. Bu, ilk ve son suç değildi. Eğer tarihsel sürece bakarsak, bir sonraki suç, sözde "Dağlık Karabağ Özerk Bölgesi"nin Azerbaycan topraklarında oluşturulmasıydı. Ondan önceki suç, Ermenilerin Çarlık Rusyası tarafından Azerbaycan topraklarına yerleştirilmesiydi… Bir kez daha söylüyorum, bizim Ermenistan'a yönelik toprak iddiamız yoktur. Ancak Ermenistan, üstlendiği yükümlülükleri yerine getirerek Azerbaycan'dan Azerbaycan'a engelsiz geçiş sağlamalıdır." uyarısında bulunarak Zengezur Koridorunun açılmaması halinde Azerbaycan'ın eski hesapları açacağı ikazında bulunmuştur.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.