Anadolu Kültür Festivali nedeniyle geldiğimiz Stockholm'de önce Türk Okulları'nı gezdik sonra da Türkçe Olumpiyatları'na katıldık.
Bu okullara İsveç-Türkiye Parlamenterler Dostluk Grubu üyesi milletvekilleri AK Partiden Belma Satır, Ayşe Türkmenoğlu ve CHP'den Adnan Keskin'le birlikte gittik.
Aslında sadece onlar da değil, kültür festivaline katılmak için gelen AK Parti Genel Sekreteri Haluk İpek, Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, Mardin Belediye Başkanı Mehmet Beşirayanoğlu gibi isimler de vardı.
Türk Okulları gezisinde bir CHP'linin olması ister istemez basının ilgisini çekti. Bir süre önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Bosna gezisinde ilk kez Türk Okulları'nı ziyaret etmesiyle bu gezinin üstüste gelmesi "Acaba CHP cemaate yeşil ışık mı yakıyor?" sorusuna yol açtı...
CHP'nin deneyimli ismi Adnan Keskin medyanın meraklı sorularını geçiştirmek için bazen havaya baktı bazen de "Bu bireysel bir gezi" deyip işin içinden çıkmaya çalıştı.
Birara başbaşa kalınca kahve içip uzun uzun hem CHP'yi konuştuk, hem de cemaat-CHP ilişkisini...
Ancak konuşmanın "uzun" kısmı Off The Record, yani yazılmamak koşuluyla olunca Keskin'in şu kısa açıklamasıyla yetindik:
"Ben parlamenterler grubunun bir üyesi olarak buraya geldim ve buradaki bir Türk okulunu geziyorum. Eğitim sistemini iyi bilmediğim için değerlendirme yapmak istemedim. Buradan siyasi bir sonuç çıkarmak doğru değil."
Türk okulunu gezerken okul dekanı Fatma Ayrancı biraz bilgi verdi. Türk okulunda İsvecli öğrenci yoktu. Tabii bu sadece İsveç'e özgü değil, Baltık ülkelerinin çoğunda benzer bir durum var.
Ayrancı'nın verdiği bilgi arasında en dikkat çekici olanı ana dille ilgiydi.
"Okulumuzda 85 öğrenci var. İkisi Kırgız geri kalanları Türk vatandaşları. Eğitim dili İsveççe ve İngilizce. Ama ana dilleri öğretmek de mecburi. Biz de haftada iki saat Türkçe bir saat Kürtçe dil öğretiyoruz. "
Toplam 8 Kürt öğrencinin olduğu okulda Kürtçe öğrenmek isteyen öğrenci sayısı 5...
AK Parti Konya Milletvekili Ayşe Türkmenoğlu'na ana dilin öğretilmesi meselesini soruyorum.
Kısa cevap veriyor:
"Biliyorsunuz bizde de Milli Eğitim Bakanı açıkladı, Kürtçe seçmeli ders olacak diye... Türkiye bu meseleyi de hallediyor."
Aynı soruya CHP'li Adnan Keskin'in cevabı biraz farklı:
"Bunlar çözülmeyecek sorunlar değil. Ama siyaset dili o kadar sert ki ortaklaşa bir tavır geliştirmek mümkün olmuyor. Bugün 2 milyonu aşkın Kürt-Türk evliliğinden söz ediliyor. Ayrıca Konya Kulu'daki, İstanbul'daki, Aydın'daki Kürtleri nereye koyacaksınız. Siyaset, bu sosyolojik gerçek üzerine yapılsa ortak nokta çok kolay bulunur..."