Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YAVUZ DONAT

Mehmet Keçeciler

Mülkiyeli... Sınıf arkadaşları... Abdülkadir Aksu, Hasan Celal Güzel, Murat Karayalçın.
Kaymakamlık... Planlama... Ve genç yaşta politika.
Siyasete, "Erbakan okulunda" başladı... 11 Aralık 1977 yerel seçimlerinde, Konya Belediye Başkanlığı'na seçildi... Milli Selamet Partisi'nden.
12 Eylül 1980... Darbe... Demokrasi askıda.
Turgut Özal'ın Başbakan Yardımcılığı döneminde... Onun "Planlama Danışmanı."
1983... Demokrasiye dönüş... "Özal okulunda" siyasete devam... Anavatan Partisi kuruculuğu... Genel Başkan Yardımcılığı... Milletvekilliği... Bakanlık.
ANAP eriyince... AK Parti'den "davetiye" aldı... Teşekkür etti... Ve köşesine çekildi.
40 yıllık dost... Tavla oynarız... Sohbet ederiz.
Son sohbet... Karlı bir gün... 24 Mart 2021... AK Parti kongresi yapılıyor... Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kürsüde... Mehmet Keçeciler ile siyaseti konuşuyoruz.

***


Millet olmadan asla
Keçeciler... Erdoğan'ı dinlerken, "Kolay değil" diyor:
Türkiye'de... 20 yıl iktidarda kalmak... Gerçekten kolay değil.
Zorlu bir coğrafya... Kaynayan Ortadoğu... Hareketli bir ülke... Bunca yıl iktidarda kaldığına göre, demek ki bir özelliği var.
Sırtını millete dayamazsan... Milletin teveccühüne mazhar olamazsan... 20 yıl ayakta kalabilmen imkânsız.

***


Değişim zamanı
Kongre... Manifesto... Kadroda değişiklik... 2023 seçimleri... Bundan sonrası nasıl görünüyor? Keçeciler, "Eğer" diyor:
Değişime ayak uydururlarsa devam ederler.
Milletin taleplerine uygun politika üretirlerse, dünyadaki gelişmeleri iyi okurlarsa, görevi sürdürürler.
Yoksa... Millet, iktidarı değiştirir... Bizi değiştirdiği gibi.
Demokraside millet getirir, millet götürür.

***


Çıkmaz sokak
Büyük hareketleri yönetmek kolay değildir.
Demokrat Parti... Cumhuriyet Halk Partisi... Adalet Partisi... Anavatan Partisi... Geçmişte hep "Doğum yaptı."
Ama... Büyük partiden kopanlar, uzun "soluklu" olamadılar.
Günümüzde... "Benzer gelişmeler" yaşanıyor.
Biz bunları söyleyince... Mehmet Keçeciler dedi ki:
Büyük hareketlerden kopma olur... Hep olmuştur.
Ama... Halk sorar: "Neden koptun?"
Milletin sana itibar etmesi için, kopuşuna, halkın onay vereceği bir gerekçe lazım... Yoksa kaybedersin.
Halk kopmuyorsa ve sen kopuyorsan, çıkmaz sokaktasın demektir... Tekrar söylüyorum, kaybedersin.
Diyebilirsin ki, "Farklı fikrim vardı." Kopmasaydın... Partide kalsaydın... Fikrini parti içinde söyleseydin.
Halkla birlikte yürümeyen hiçbir hareketin başarı şansı olmaz.
Ana hareketten halk ayrılmıyorsa, sen ayrılıp bir şey yapamazsın.

***


Kavgalı ev
Sadece iktidarı değil, muhalefeti de konuştuk elbette.
Mehmet Keçeciler dedi ki:
Başarının tek ölçüsü var... Tek terazisi... Sandık.
CHP eğer başarılı olsaydı, bugün iktidarda olurdu.
İşleri güçleri kavga... Kimseyi bulamazlarsa kendi içlerinde kavga ediyorlar.
Sözünü kestik:
- Cemil Çiçek der ki... Kavgalı eve kız vermezler. Keçeciler gülmeye başladı:
- Cemil Bey doğru söylüyor... İşin özü bu... Anadolu'da gerçekten de kavgalı eve kız verilmez.

***


Mustafa Üstündağ
Muhalefeti... CHP'yi konuşurken... Keçeciler'e, "Eski bir CHP'liden" söz açtık:
- Hemşerinizdi... 12 Eylül 1980 darbesinden önce Konya Milletvekili... CHP Genel Sekreteri idi... Sürekli halkın içindeydi... Milli Eğitim Bakanlığı da yapmıştı... Tanır mıydınız?
- Rahmetliyi tanımamak mümkün mü?... Eskiden devedişi gibi muhalefet vardı.
"Devedişi gibi isimler" diyerek Keçeciler'in sözünü kestik:
- Turan Güneş'ten Uğur Alacakaptan'a... Besim Üstünel'den Hasan Işık'a... Deniz Baykal'dan Ali Topuz'a... Orhan Eyüboğlu'ndan Haluk Ülman'a... Süleyman Genç'ten Kemal Anadol'a kadar... Öyle bir A takımı vardı ki...

***


Bir zamanlar kartaldı
Keçeciler... Bir zamanlar kartaldı... Uyku-durak bilmezdi... Günde 2 vardiya çalışırdı.
Saçını... Siyasette ağarttı.
Şimdi... Sağlık sorunları... Evden çıkmıyor.
Ama boş da durmuyor... Okuyor... Bahçe işleri ile meşgul oluyor.
Ve... Sohbetin sonu... Tavla konusu.
Oynamadık... Nedenini de söyledik:
- Kusura bakma ama... Zar tutuyorsun.
- Yapma Allah aşkına... Bu lafı Abdülkadir Aksu çıkardı... Sana da mutlaka o söylemiştir.
- Doğru... O söyledi... Yalan mı?
Kahkahalar patladı.
Bu sırada... Kongre devam ediyor... Erdoğan kürsüde.
Keçeciler... Son sözü söylüyor:
- Türkiye gibi bir ülkede, 20 yıl tek başına iktidar olmak, ayakta kalabilmek her babayiğidin harcı değil.
Yakında yine buluşmak üzere... Hoşça kal eski dost.

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA