Gezi olaylarını, ifade edilir edilmez kendi kendini imha eden son derece kaba ve zayıf "veri"lerle "Batı komplosu"na bağlamanın sonuçlarından biri de şu oldu: Böylece, Batı'nın son dönem Türkiye'sinden ve onun tercihlerinden memnun olmadığı yönündeki değerlendirmeleri rahatça tartışabilmemiz mümkün olmadı... Olmadı, çünkü bunu yapmak isteyenler, yukarıda işaret ettiğim "kaba komplocu"lukla suçlanmaktan korktular.
Dış politika yorumcularının, siyaset bilimcilerin bir an önce bu korkularını aşmalarını ve tartışmayı başlatmalarını umuyorum...
Ben bu işlerin uzmanı değilim, fakat en çok merak ettiğim üç başlığı sıralamakta sakınca görmüyorum...
Birincisi: "One minute" ve Mavi Marmara gelişmelerinden sonra Türkiye'yle İsrail arasında bir türlü yola girmeyen ilişkiler, Batı'yı nasıl etkiliyor? Batı, bu çerçevede en iyi senaryosu olan "Türkiye-İsrail işbirliği"ni sağlayamaz, Türkiye'yi kıvama getiremezse hangi senaryolara yönelebilir? İlişkilerin bu hali, Batı'yı, AK Parti yerine "laik" bir iktidarı zorlamayı tercih edecek kadar rahatsız etmekte midir?
İkincisi: Türkiye'nin kendi Kürtleriyle barışma sürecine girmesi, özellikle de bu sürecin Öcalan'ın Nevruz konuşmasında da teyit ettiği gibi Ortadoğu'da "bin yıllık medeniyet" çerçevesinde yeni bir konsepte oturması, Batı'yı, AK Parti yerine "laik" bir iktidarı zorlamayı tercih edecek kadar rahatsız etmekte midir?
(Bu noktada, Kürt siyasetinin en önemli isimlerinden Remzi Kartal'ın birkaç ay önce Ezgi Başaran'a verdiği söyleşideki satırları hatırlatmak isterim... Bu sözlerin bazı mahfillerde rahatsızlık yaratması bana son derece normal görünüyor: "Kürt-Türk ittifakı derken Araplara karşı savaş koalisyonu kuracak değiliz. Ortadoğu'daki hayalimizi 'Fırat- Dicle Su Birliği' şeklinde ifade edebilirim. Bu birliğe göre Ortadoğu'daki sınırlar, örneğin Hollanda-Belçika sınırı gibi geçirgen olsun diyoruz. Bugüne kadar sınırlar tüm Ortadoğu halkları için ölüm demekti.")
Üçüncüsü: Başbakan Erdoğan'a Ortadoğu ve Afrika'da gösterilen ilgi, yanı sıra Türk dışişleri ve yardım teşkilatlarının özellikle Afrika'daki hareketliliği ve bunun bölgede yarattığı sempati, Batı'yı, AK Parti yerine "laik" bir iktidarı zorlamayı tercih edecek kadar rahatsız etmekte midir?
Başka sorular da var tabii ama ben en çok bunların cevabını merak ediyorum. Şu tartışma hayırlısıyla bir başlasa...