Sevgili okuyucularım bu yazımızda''HAMİLELİKTE DİŞ ETİ SAĞLIĞI''ndan bahsedeceğiz. Anne olan okuyucularımız bilirler, anne olmak şüphesiz dünyanın en tarifsiz duygusu. Ne kadar uğraşırsak uğraşalım kelimelere dökülmesi çok zor bir his. Bir kadın anne olduktan sonra daha önce hiç hissetmediği duyguları keşfetmeye başlar. İşte bu duygular, anneliği dünyanın en güzel şeylerinden biri yapar.
Hamilelik, hem içinde umudu ve gelişimi içeren bir zaman dilimi hem de kadının kendini kırılgan hissedebildiği ve duygusal karmaşanın yaşandığı bir zaman dilimidir. Birçok kadın bu dönemde kontrol edemediği duygusal iniş-çıkışlar yaşayabilir. Hamileliğini öğrendiği ilk andan itibaren, anne özgürlüğünün bir kısmını kaybetmiş gibi hissedebilir: Ne yediğine ne içtiğine, nasıl hareket ettiğine dikkat etmek zorundadır. Bu kısıtlamalarla birlikte bebeğin iyi olup olmadığı, sağlıklı doğup doğmayacağı, doğumun rahat olup olmayacağı, iyi anne olup olunmayacağı hakkında endişeler belirir. Aynı zamanda hamilelik nasıl geçerse geçsin yaşanacak bazı rahatsız edici durumlar olacaktır: Mide bulantıları, yorgunluk hisleri, aniden bastıran uyku, değişken ruh hali, tüm-güçlü hissederken aniden çok kırılgan, zayıf ve bağımlı hissetmek, hormonal değişikliklere bağlı birtakım problemler (çillenme, dişeti problemleri) gibi.
Hamilelikte yaşanan problemlerin nedeni ile ilgili bilgileri Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Klinik Şefi PROF.DR.ESRA ESİM BÜYÜKBAYRAK bize aktardı.
Prof.Dr.Esra Esim Büyükbayrak, hamileliğin, gelişmekte olan fetüsün gereksinimlerini karşılamak için tüm sistemlerde birçok fizyolojik ve anatomik değişimin olduğu özel bir olduğunu ve bu dönemde , hormon seviyesinin, bağışıklık sistemi ve organların kanlanması değiştiğini belirtti. Bu değişikliklerin ise ağız ve diş sağlığını etkilediğini ve buna bağlı olarak da özellikle ağız ve diş sağlığına yeterince önem göstermeyen kadınlarda diş eti kanaması, diş eti şişmesi, ağız içi enfeksiyonları gibi sorunlara rastlandığını ifade etti. Ayrıca, hamilelikte diş eti hastalıkları yetersiz beslenmeden de kaynaklanabildiğini ve özellikle sık aralıklarla gebe kalan, vitamin ve mineral desteğini tam alamayan ve kötü beslenen kadınlarda diş eti sorunları daha sık görüldüğünü ifade etti.
Prof.Dr.Esra Esim Büyükbayrak, tütün ürünlerinin kullanılmasının da diş etlerinde ciddi deformasyon oluşturabildiğini ve hamileyken sigara, puro, nargile gibi tütün ürünleri tüketmeye devam eden kadınlarda diş eti hastalıkları riskinin daha yüksek olduğuna dikkat çekti ve hamilelikte diş problemlerinin genellikle; 2. ayda başlayıp 8. ayda en üst seviyeye geldiğini vurguladı.
Prof.Dr.Esra Esim Büyükbayrak ile birlikte hamilelikte görülen diş/dişeti sağlığı hakkındaki problemleri sizler için derleyip özetledik.
HAMİLELİKTE EN SIK GÖRÜLEN DİŞ- DİŞ ETİ HASTALIKLARI NELERDİR?
DİŞ ETİ KANAMASI
Hamilelikte en sık rastlanan ağız ve diş sorunlarının başında diş eti kanaması gelir. Dişeti problemleri Gingivitis ve Periodontitis olarak adlandırılmaktadır.
GİNGİVİTİS
Hamilelikte en sık rastlanan ağız ve diş sorunlarının başında diş eti kanaması gelir. Hamile kadınların yaklaşık %60- 75'inde diş etlerinin kızarması ve iltihaplanma nedeniyle şişmesiyle ortaya çıkan yüzeysel diş eti iltihabı olan 'gingivitis' görülür. Hamileliğin başlangıcında görülen, dişetinin kızarık, şiş, hassas ve kanamalı durumuna "Hamilelik Gingivitisi" denmektedir Gingivitis gelişmesinde hamilelikte anne vücudundaki bağışıklığın hormonal nedenle zayıflaması ve plak oluşumu rol oynar. Metabolizma, sağlıklı bir şekilde gelişebilmesi için vücuttaki antikorları ve diğer bağışıklık sistemi unsurlarını zayıflatır ve bu yüzden de hamilelik boyunca hamilelik öncesinde karşılaşılmayan kimi rahatsızlıklar ortaya çıkar. Vücutta genel olarak oluşan hassasiyet, diş etlerinin direncini de düşürür ve diş eti kanamalarına yol açar.
Belirtileri; hafif diş eti şişmesi, dişeti hassasiyeti, kızarıklık ve dişeti kanamasıdır. Diş eti kanamaları, ağız ve diş sağlığına yeterli özen gösterildiği sürece ciddi bir soruna yol açmaz. Tedavisi, ağız hijyeni ve diş bakımının iyileştirilmesidir.
PERİODONTİTİS
Diş eti iltihabı kontrol edilmezse, periodontitis adı verilen daha ciddi bir diş eti hastalığına yol açabilir. Gebe kadınların yaklaşık %15'inde ise diş eti ve bağların derin iltihabı olan 'Periodontitis' görülür. Periodontitis gelişmesinde de hamilelikteki hormonal değişimler ve bakteri plağına maruz kalma sonucu gelişen kronik inflamasyon ve enfeksiyon rol oynar. İlerlemiş hastalığı olan hastalarda diş kaybına neden olan ciddi bir durumdur. Tedavisi, uygun ağız hijyeni ve düzenli Diş Hekimi ziyaretleri, gerektiğinde antibiyotikler dahil olmak üzere rutin profesyonel diş bakımı önerilir.
HAMİLELİK TÜMÖRÜ
Hamile kadınların yaklaşık %5'inde ise 'Hamilelik Granülomu' olarak adlandırılan, dokunulduğunda kolayca kanayan, ağrısız, pürüzsüz veya lobüle dişeti kitlesi görülür. Hamilelik granülomu, lokal tahrişe, kötü hijyene, travmaya ve hormonal değişikliklere yanıt olarak gelişir. Bu kitleler, dişlerin çiğneyici yüzeylerine kadar büyüdüklerinde, tramvaya bağlı ağrı ve rahatsızlık duyulabilmektedir.
Tedavisi için uygun ağız hijyeni önemlidir. Lezyonlar aşırı derecede kanarsa, yemeyi engellerse müdahale gerektirir.
HAMİLELİKTE GÖRÜLEN DİŞ ETİ HASTALIKLARININ ÖNEMİ NEDİR?
Hamilelikte diş eti hastalıklarının erken doğum ve düşük doğum ağırlığı ile ilişkili olabileceği bilinmektedir. Hamilelikte diş eti hastalıkları ile erken doğum arasındaki ilişkiyi açıklamak için birkaç hipotez öne sürülmüştür. Birinci hipoteze göre; periodontal flora fetoplasental üniteyi tohumlayabilir ve lokal inflamasyona neden olabilir veya periodontal kaynaklı inflamatuar mediatörler sistemik inflamasyona neden olabilir.
İkinci hipoteze göre; periodontal hastalığın, belirli bir uyarana (örn., bakteriler) abartılı bir lokal veya sistemik inflamatuar yanıta karşı genetik yatkınlığı olan kişilerde geliştiği ve bu tür bireylerde aynı şekilde vajinal bakterilere aşırı tepki vererek erken doğum eylemine veya membranların yırtılmasına yol açan sitokinlerin artan üretiminin olmasıdır.
Avrupa Periodontoloji Federasyonu ve Amerikan Periodontoloji Akademisinin ortak bir fikir birliği raporu, periodontal tedavinin güvenli olmasına ve hamile kadınlarda periodontal sağlığın iyileşmesine yol açmasına rağmen, periodontal tedavinin erken doğum oranlarını ve düşük doğum ağırlığını azaltmadığı sonucuna varmıştır.
HAMİLELİKTE DİŞ TEDAVİSİ YAPILABİLİR Mİ?
Hamilelik sürecinde de kontrol amaçlı düzenli ağız ve diş muayenesi yaptırmak gerekir. Böylece; gebenin yaşam kalitesi yükselir ve sorunsuz bir dönem geçirme şansı artar. Ağrı ve enfeksiyon varlığında, hamileliğin hangi döneminde olursa olsun tedavi gereklidir
Hamilelik esnasında ise annenin diş̧ tedavisini 3 dönemde incelemek gerekir.
0–3 aylık dönem (1. Trimester) ; Bu dönemin hamileliğin en hassas dönemi olduğu kabul edilir. Ağrıya neden olan ve müdahale edilmediğinde anneye ve bebeğe zarar verebilecek durumlarda mutlaka Diş Hekimine gidilmelidir.
3–6 aylık dönem (2. Trimester); Bu dönemde hamileliğin sonuna kadar ertelenmesi uygun olmayan diş̧ çekimleri, dolgular, kanal tedavileri yapılabilir. Acil olmayan durumlar için en uygun tedavi aralığı, gebeliğin 4. ve 6. aylar arasındaki dönem olduğu bildirilmiştir.
6-9 aylık dönem (3. Trimester); Bu dönemde doğum artık yaklaşmış ve bebek anne karnında oldukça büyümüştür. İlk 3 aylık dönemde olduğu gibi acil tedaviler dışında herhangi bir uygulama yapılmamalıdır.
HAMİLELERDE RÖNTGEN ÇEKİMİ YAPILIR MI?
Zorunlu hallerde anne adayına kurşun önlük giydirilerek röntgen çekilebilir. Diş tedavisi ile ilgili röntgen çekildiğinde, anne karnındaki bebeğin diş röntgen filminden dolayı zarar görme ihtimali çok düşüktür. Amerikan Aile Hekimliği Akademisi, hamilelikte çekilen diş röntgen filmlerini "güvenli" olarak sınıflamaktadır. Yapılan araştırmalara göre ağız içinden çekilen 21 adet röntgen filmi sonucu, anne karnındaki bebeğe ulaşan radyasyon dozu, anne adayının doğadan güneş ışınları vb. ile 3 günde aldığı dozdan daha az olduğu belirtilmiştir. Bu kadar düşük bir dozun anne karnındaki bebeğe kalıcı hasar vermesi ve ileride kansere yol açma ihtimali yok denecek kadar düşük bir olasılıktır. Anne adayının diş tedavisi ve röntgen ihtiyacı olma durumu dişlerinde ya da dişetlerinde iltihabi bir durumun göstergesidir. Dolayısı ile bu iltihabi durumun, anne karnındaki bebeğe çok daha fazla zarar verebileceği ihtimali göz önünde bulundurularak, tedavi için röntgen gerekiyorsa çekilmelidir. Fakat her türlü önlemi almak adına, mutlaka, kurşun yelek, karın bölgesini örtecek şekilde giydirilmelidir.
Hamilelik esnasında problemli diş etlerini yönetmek ve daha sağlıklı ağız hijyeni sağlamak için yapabileceğiniz birkaç öneriyi şöyle sıralayabiliriz.
- Hamile olmayı planlayan kadınlar, gebelikten önce mutlaka bir diş hekimi kontrolünden geçmelidir.
- Hamilelik sürecinde de kontrol amaçlı düzenli ağız ve diş muayenesi yaptırmak gerekir. Hamilelik sırasında diş hekiminizle en az 1 kere uğrayın ve dişlerinizi kontrol ettirin.
-Hamilelik döneminde diş etleri, enfeksiyona daha yatkın olacağı için tam ve doğru bir ağız bakımı önem taşımaktadır. Kanama oluştuğu zaman hastalar, genelde bu bölgeleri fırçalamaktan kaçınmaktadır. Diş eti enfeksiyonunun önlenebilmesi için tam ve doğru bir ağız bakımı önemlidir.
-Dişlerinizi günde iki kez, özellikle sabah bulantılarınız ve kusmanız varsa kustuktan sonra fırçalayın. Ağız içinden uzaklaştırılmayan tüm besin artıkları, dişler üzerinde birikerek çürük oluşumunu hızlandırır.
- Hamilelik sürecinde Diş hekiminin önerisi olmadığı surece ağız gargarası kullanılmamalıdır.
-İyi beslenme uygulayın. Gebelikte iyi beslenme annenin olduğu kadar bebeğin de diş̧ sağlığını olumlu şekilde etkileyecektir. Bebeğin diş̧ gelişimi hamileliğin ikinci ayından itibaren başlar. Sağlıklı diş̧ gelişimi için kalsiyum, fosfor ve vitamince zengin besinler yeterince alınmalıdır. "Her hamilelik anneye bir diş̧ kaybettirir" düşüncesi toplumumuzda oldukça yaygın bir düşüncedir. Hamilelik sırasında annenin dişlerinden kalsiyum kaybı olduğuna dair herhangi bilimsel kanıt yoktur. D vitamini, kalsiyum (günlük 1200-1500mg), C ve B12 vitamininden zengin gıdalar almalıdır. Eğer gıdalarla yeterli kalsiyum alınamazsa bebeğin gelişimi için gerekli olan miktar annenin kemiklerinden karşılanır. Dişlerden kalsiyum çözünmesi olmaz.
-Bebeğinizin doğumundan sonra diş etleriniz genellikle normale döner. Kanama ve hassasiyet de azalmalıdır. Hamilelik sırasında şişlik ve tahriş kötüleşirse veya doğumdan sonra devam ederse diş hekiminize başvurun.
Sağlıklı Günler Dileriz