Güven sus.. Güven Göktaş, ne olur sus da bilenler konuşsun..
TRT'nin yıllardan beri atletizm anlattığını sanan spikeri Güven Göktaş, olimpiyatların en güzel sporunun içine ısrarla tükürmeye devam ediyor.. Yanında Cüneyt Koryürek gibi, atletizm bilgisini esprilerle süsleyen ve dinleyicinin ilgisini çeken bir yorumcu, Nejat Kök gibi, bu sporu dünyada en iyi bilen ve de gün gün, saat saat izleyen en iyi on adamdan biri varken, onlara söz vermemek için çırpınıyor..
Bir şey bilirmiş gibi alıyor sazı eline.. Makara.. Nefes almadan konuşuyor ki, Cüneyt ve Nejat lafa giremesin.
Startta sekiz adam dizilmiş.. Başlıyor makineli tüfek gibi anlatmaya.. Doğum tarihinden başlayarak bir yığın rakam.. Rakam.. Rakam.. O hızla dünyanın en hafızalı adamı dahi bunları aklında tutamaz.. Bunu böyle hafız gibi okumanın seyirciye faydası ne?..
Güven nasıl aklında tutuyor bunca rakamı..
Tuttuğu falan yok.. Organizasyon komitesi her yarış öncesi bunları hazırlar, spikerlerin eline verir.. Oradan okuyor.. Yoksa bildiği yok.. Okuduğu rakamların ne anlama geldiğini de bildiği yok.. Anlattığı yarışa bakın.. En önde gidenlerin adını, o da çoğu yalan yanlış bağırıyor.. Arkalarda olup bitenden haberi yok. Orada düşenler, bırakanlar, atağa geçenler.. Bir yarış bitiyor, kazananın adını son anda ipi göğüslerken nihayet söyleyebiliyor.. Çünkü adam arkadan atak yapmış geliyor fırtına gibi, Güven'in haberi yok.. Öne çıkınca fark ediyor..
"Aaaa.. Bu herif nereden çıktı!.."
Bak Güven kardeşim..
Atletizm spikeri doğulmaz.. Olunur.. Olmak için de "Benim arkam kuvvetli.. Ben gider anlatırım her defasında" demek yetmez.. Atletizmi olimpiyattan olimpiyata hatırlamayacaksın.. Gün gün izleyeceksin.. Kimler geliyor, kimler gidiyor, bileceksin.. Eurosport'tan, başka yabancı kanallardan izleyeceksin.. İnternetten, yabancı medyadan izleyeceksin.. Bol bol yarış izleyeceksin.. Bir yarışın tümüne bakmayı bileceksin.. O yarışta önemli adamları, sürpriz yapacakları bileceksin. Yarışta gözün öndeki ikide değil, yarışın tümünde olacak. O kadar panoramik göreceksin.. Gördüğünü anlayacak, analiz edecek gücün olacak. Atletizm bilgin ve yeteneklerin, önünde koşulan yarışı okumayı öğretecek sana.. O zaman spiker olabilirsin ancak..
Eline verilen listeyi herkes okur.. Öndeki iki adamın adını herkes bağırır.
Senin anlatımında keyif yok, zenginlik yok, atletizmin ruhu yok.. Bilgi yok.. Ezber var.. Bu ikisi arasında da Himalayalar farkı var.
Bir milyon rakamı ezber gibi okumak işini, papağanlar yapar. Spor sunucuları değil..
Güven bilmiyor.. Bilmediğini de bilmiyor.. Bu yüzden sazı eline alıyor.. Langır.. Lungur..
Yahu bir sus.. Bir nefes al da, Cüneyt ile Nejat analiz yapsınlar.. Bir milyon rakamı hiçbir işe yaramayacağını bile bile çöpe göndererek en altın zamanı ziyan edeceğine, bırak bilenler, o yarışın doruk noktalarını bize işaret etsinler.. Özellikle mesafe koşularında ara sıra ağzını kapa ki, bilenler yarışın nasıl gittiğine bakarak, nasıl bitebileceğine dikkati çeksinler.. Hiç kimseye yaramayan senin kuru gürültün yerine, seyirciyi çeken, bağlayan, heyecanlandıran anlatımlar olsun..
Güven sus.. Allah rızası için sus.. Ya da biri sustursun bu cahili.. Orada Nejat varken, orada Cüneyt varken, biri desin ki, bu atletizmden nasipsiz atletizm spikerine "Sen sus da, bilenleri konuştur.. O zaman TRT'ye de, ülkene de hizmet edersin.."
Konuşma Güven.. Konuşma.. Konuştur.. Yanında bilenler var.. Yanlış çıkışlarla yarış durup başa dönmese, bu iki dünya uzmanına zaman kalmayacak, senin boş, yararsız, faydasız gevezeliklerinden..
Nejat ve Cüneyt'in sözlerini merak etmesem, atletizmi de Eurosport'tan izleyip keyfime bakacağım, ama bu ikisinin söyledikleri önemli.. Mecburen takılıyorum TRT'ye.. Mecburen Güven.. Mecburen.. Ve çıldırıyorum..
Sana 40 defa söyledim.. Madem bu işi yapıyorsun, Eurosport'u her fırsatta izle.. Dünyanın en iyi atletizm canlı yayınlarından birini, her evde bulunan bu kanal yapıyor.. Dinle ve anla, atletizm yayını nasıl yapılır..
Ama sende böyle bir gayret yok Güven.. Umurunda değil.. "Top benim.. Bildiğim gibi oynarım, bu eşşşek millet de beni dinler.."
Kazın ayağı öyle değil artık... Şimdi ben televizyon başındayım.. Bu cahiller ordusunun "Dediğim dedik, çaldığım düdük" tavrını günü gününe bu millete anlatmaya devam edeceğim..
Bu millet uyanacak.. Bir daha hiçbir TRT'ci benim paramla olimpik tatile çıkamayacak..
Ya öğreneceksiniz, yapacaksınız.. Ya gideceksiniz..
Tasınızı tarağınızı toplayıp gideceksiniz..
***
TRT Genel Müdürü Şenol Demiröz kardeşim..
Güven Göktaş bu yazıyı da anlamaz, dinlemez.. Bildiğini yapmaya devam edecektir.. O sadece emirden anlar..
Emir ver, az konuşsun.. Emir ver Nejat'ı, Cüneyt'i konuştursun, yarışın başında, devamında ve sonunda..
Güven Göktaş saçmaları ile kafamızın günlerdir şiştiği yeter!..
Emir ver ekranda biraz da atletizm konuşulsun..
Emir ver..
Lütfen!..