|
 |
 |
 |
  |
|
İnşaat, rekorunu 2005'te kırdı
İnşaat sektörü yıllar süren durgunluktan kurtularak 2005'in ilk yarısında yüzde 19.7 büyüdü. Bu oranla büyümede tüm sektörler içinde birinci sıraya yerleşti. Büyümeyi özel sektörün konut yatırımları ateşledi.
Türkiye ekonomisi 2001 krizinden itibaren 14 dönemdir kesintisiz bir büyüme gösterirken, bu büyümenin inşaat sektörüne yansıması 2005'i buldu. Sektör, 2005'in ilk yarısında 19.7 oranında büyüdü. Bu büyüme oranı, inşaatı 2005'teki tüm sektörler arasında birinci sıraya yükseltti. Sektörün değeri cari fiyatlarla 8 milyar 325 milyon 766 bin YTL'ye ulaştı. 22004 yılında (gayrimenkul dahil) net yabancı yatırım 2.7 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti ancak bu değer 2001 yılında gerçekleşen zirve değere(3.3 milyon dolar) ulaşamadı. 2004'te yabancı yatırımların yüzde 52'sini gayrimenkul oluşturdu. Toplam inşaat yatırımları içinde konut yatırımlarının payı 2003'te yüzde 23 iken 2004'te yüzde 52.5'e ulaştı. 2004 yılında verilen konut ruhsatı sayısı, bina bazında bir önceki yıla göre yüzde 47 artarken daire bazında görülen artış yüzde 60.2 oldu. 2005 yılının ilk altı aylık verilerine baktığımızda 2004'ün aynı dönemine göre konut amaçlı dairelerde ruhsat sayısında yüzde 57 artış yaşandı.
ÖZEL SEKTÖR YATIRIMLARI İnşaat sektöründeki bu büyüme, kamu yatırımlarının olmadığı bir dönemde gerçekleşti. Bunu da özel sektörün konut projeleri sağladı. Özellikle İstanbul'da sektöre giren kurumsal firmaların artması, TOKİ'nin 2007 sonuna kadar 250 bin konut hedefi ve Emlak GYO arsalarındaki yapılaşma, dikkat çekici boyutlara ulaştı. Konut arzı ve talebinde en büyük canlılık İstanbul'da görüldü. İstanbul'da özellikle Bahçeşehir ve Batı Ataşehir'deki Emlak GYO arazilerinde büyük hareketlilik yaşanırken Çekmeköy ve Göktürk-Kemerburgaz bölgesi de arzın canlı olduğu diğer bölgelerdi. İnşaat sektöründeki canlılık, şirketlerin çalışma şekillerini de değiştirdi. Büyük ihalelerde konsorsiyumlar oluşurken, projelerin pazarlama ve reklam organizasyonu Türkiye tarihinde hiç olmadığı kadar önem kazandı. Bazı iddialı projelerde sadece konutların seramik-mutfak ya da armatürleri değil, mimar ve peyzaj ekibi de yurtdışından getirildi. Projelerin satış ofislerinde yine Türkiye tarihinde ilk defa izdihamı önlemek için numaratörlü ve randevulu satış yöntemi uygulandı.
BANKALAR KREDİ YARIŞINDA Proje geliştiricilerin yarışından daha da fazlası, vatandaşa konut kredisi vermek isteyen bankalar arasında yaşandı. 2001 yılı sonunda yüzde 5.50 civarında olan faiz oranları 2005'in sonunda yüzde 1'in altına inerek 0.99 düzeyini gördü. Faizler 2003 sonunda yüzde 2.40, 2004 sonunda ise yüzde 2.10 düzeyindeydi. Bankaların rekabetinde ipoteğe dayalı uzun dönemli konut kredisi olarak bilinen mortgage sisteminin 2006'da yürürlüğe girmesinin planlanmasının da etkisi oldu.
İŞÇİLİK MALİYETLERİ ARTTI Yıllardır durgun giden sektör, buna bağlı olarak işgücünde kayıplar yaşayınca, bazı alanlarda işçi sıkıntısı had safhaya ulaştı. Özellikle tünel kalıp ve vinç operatöründe yetişmiş eleman sıkıntısı yaşanırken, yevmiyeler 2004'e göre yüzde 50 oranında arttı. İnşaat malzemelerinde de sıkıntılar yaşanırken bir zamanlar yarım kalan inşaatlar yüzünden iş makinesi ve vinç çöplüğüne dönen Türkiye'de vinç bulunamaz oldu. Dev bir şantiyeyi andıran bazı bölgelerde vinçlerin ışıkları şehrin siluetini değiştirdi. Dış Ticaret Müsteşarlığı Toplu Konut İdaresi'nin başvurusuyla 10 yaşından büyük vinçlerin ithalini serbest bırakmak zorunda kaldı.
ESEN EVRAN
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|