Başlığın devamı aşağıda..
"Avusturya'ya giderler.."
Gerisine terbiyem müsait değil ama herkes anladı.
Uçan kuşa borçlu olan "Aman borçlarımızı yapılandır, yoksa batıyoruz" diye devlet kapılarına düşen kulüplerimiz Avusturya'da kamp yapıyorlar.. Döviz ödeyerek ve de "Sıfır" fayda sağlayarak..
Yahu dünya cenneti, her an bir yerinde 4 mevsimden birini yaşayan harika iklimi ile Türkiye'nin suyu mu çıktı da, ille gavur ellere..
Hadi gittiğin yerde, ciddi rakiplerle önemli maçlar oynasan da, kanallar yayınlamak için yarışıp bol para ödeseler, kadron da sınavdan geçse neyse?.
Beşiktaş'ın Avusturya maçını kendi kanalı, tek kamera ile bile yayınlama gereği duymadı.
Bizim gazetede son maçın kadrosu bile yoktu haberde..
Kimse göndermedi ki. Yayın olmayınca nerden yazsınlar?.
Gidenlere bakıyorsunuz?.
As futbolcular yok. Bu yıl forma giymesi mümkün olmayanlarla yurt dışı tatili gibi kamp..
Niye Sakarya'da, Kocaeli, Akçakoca'da değil, hadi Antalya sıcak geliyor?.
Fener'in Topuk Yaylası'nda tesisi bile var. Oralarda kamp yap. Sakarya Stadı'nda da bir turnuva düzenle, dört büyükler katılsın, bakın bakalım kaç kanal ne milyonlar dökecek yayın için..
Fatih Terim, Abdullah Avcı ve Ersun Yanal hocalara soruyorum..
"Ne fayda gördünüz bu kamplardan?."
Ve de Mustafa Cengiz, Fikret Orman ve Ali Koç Başkanlara soruyorum.
"Avusturya tatili öncesi kulübünüzün borcu ne kadardı, şimdi ne kadar?."