Sinemadan nasıl neşeyle çıktım.. Eve nasıl keyifle dönüyoruz.. Arabanın arkasında şarkılar söylüyorum.. Ercan'la Caner'in şaşkınlıklarını da hissediyorum.. Halime şaşıyorlar..
Beni bu hale getiren izlediğimiz film.. "Mamma Mia! Here we go again/ Yeniden başlıyoruz!."
Ünlü komedyen Jimmy Fallon'un şovunu izlerim uykudan evvel.. Eve gelince açtım.. Sürpriz.. Jimmy'nin o geceki konuğu Mamma Mia'nın yıldızlarından Pierce (James Bond) Brosnan.. Tesadüfün güzelliğine bakar mısınız?.
Hani güzel bir şey seyrettiğinizde çıkınca onu konuşmak istersiniz birileriyle.. İşte Fallon ve Brosnan, Mamma Mia'yı konuşuyorlar..
Jimmy bayılmış.. "Muhteşem film" diyor.. Pierce "Gerçekten muhteşem film" diye karşılıyor..
"Öyle bir film ki, sinemaya en mutsuz giren bile mutlu çıkar."
Öyle haklı ki.. Sevgili okurlar, hele kendinizi mutsuz hissediyorsanız, işte ilaç!..
Mamma Mia/ Here we go again!..
Muhteşem bir "Yaz" filmi.. Sevgili kardeşim Olkan (Özyurt) bu filmin niçin sinema sezonunda, yani eylülde değil de, temmuzda tüm dünyada vizyona girdiğine pek dikkat etmemiş. Yazısında bu insanı fevkalade eğlendiren, fevkalade mutlu eden filmi değerlendirme yerine, sanırım entel dantel eleştirmenlerin havasına kapılmış.."Eh işte" bile demen, baltayı indirmiş....
Ah Olkan ah!..
Bir Yaz filmi Mamma Mia!.. Ve bir yaz filmi olarak muhteşem.. İnsanı hem eğlendiriyor, hem duygulandırıyor, hem de nasıl mutlu ediyor!. Daha ne olsun!.
Kaldı ki, dahası da var!.. Eğer "Müzikal" seviyorsanız.. Dört dörtlük değil, 4x44'lük!.
Abba seviyorsanız, ki, kuşaklar boyu sevmeyen yok dünyada onları, 4x444'lük!. Ne güzel şarkılar.. Ne güzel danslar.. Ne güzel şovlar!.
Artı.. Cher!.. Artı.. Andy Garcia!. Hem de ikisi birlikte şarkı söylüyorlar..
Ben bu filme en az 10 defa giderim. DVD'si çıkar çıkmaz alır, evime koyar, kendimi her tatsız hissettiğimde, zanax yerine "Mamma Mia!. Here we go again" alırım..
***
Tam 10 yıl önce, ilk Mamma Mia filmi ortalığı kasıp kavurmuştu,
1974'te bizim de ilk defa katıldığımız Eurovision Şarkı Yarışmasını "Waterloo" kazanırken dünyayı sarsan Abba, arka arkaya çıkardığı albümlerle kuşakların gözdesi olmuştu. O film, Abba şarkıları üzerine kurulu hoş bir romantik öyküyü anlatıyordu.
Bir Yunan adasında yaşayan bekar anne,
Meryl Streep, 21 yaşındaki kızı Amanda Seyfried'i evlendiriyordu. Streep 21 yıl önce, bir hafta içinde üç ayrı erkekle beraber olmuş, erkekler gitmiş, Streep çok sevdiği o adada kalmaya karar verirken hamile olduğunu da fark etmişti. Baba kimdi, peki?. Artık öğrenmesine imkan yoktu.
Amanda, o üç erkeğin adları ve adreslerini bir şekilde bulunca, üçünü de düğüne davet etmişti. Pierce Brosnan, Stellan Skarsgard ve
Colin Firth!. Her biri Üçte Bir Baba olarak..
Mamma Mia'ya bayılmış, defalarca izlemiş, bu köşede de defalarca yazmıştım.
Bu ikinci Mamma Mia, aslında birinci oluyor... Meryl Streep, filmdeki adıyla Donna, o adaya nasıl geldi. O üç erkekle nasıl ilişkiler yaşadı, onu anlatıyor.. Yani öykünün başını.
Tabii, Meryl dahil, üç erkeğin gençliklerini, dört genç oyuncu canlandırıyor.. Gençlerin hepsi mükemmel.. Ama asıl Donna'yı, yani Meryl'in gençliğini canlandıran Lily James, mükemmel ötesi.. Harikalar yaratıyor, oyunculuğu, şarkıcılığı, dansları ve şovlarıyla.. Bu filmin baş oyuncusu da zaten, Amanda Seyfried değil, Lily!.
İsimlerini, dörtlünün isimlerinin ilk harflerinden oluşturan Abba çoktan dağıldı biliyorsunuz.
Ama bu filmde, aBBa'nın iki B'si de görünüyorlar. Björn Ulvaes
açılıştaki o harika When I Kiss the
Teacher sahnesinde, sahnede oturan
öğretmenlerden biri.
Benny Anderson ise Waterloo sahnesindeki piyanist!.
Filmin bir büyük sürprizi de hayatında ilk defa Abba şarkısı söyleyen Cher.. Sophie'nin anneannesini oynuyor. Onun sahneleri de müthiş..
Filmdeki herkesin oynadığı final şovu!. Tam Mamma Mia!.
Bu filme mutlak gidin.. Eğlenin, duygulanın, çoşun!.
Ve de mutlu olun!.