Başakşehir'i izlerken üzüldüm.. Abdullah Avcı resmen havaya uymuş.. Bu ülkenin belki de tek "Hücum Futbolu" oynayan takımı sıradanlaşmış.. O müthiş hücum kadrosuna rağmen, yavaş, orta sahada, yana, geriye tatsız bir top oynuyor..
Avcı da, önceden defterine yazdığı değişiklikleri yapıyor.. Visca ve Mossoro çıkıyor oyundan hep..

*** Beşiktaş'ta Şenol Güneş korkaklığı aynen sürüyor.. 1-0 galipken, klasik Necip hamlesine hazırlandı. O sırada ikinci gol gelince, Necip hamlesi gecikti. Artık maç üçe, dörde gidecekti, Şenol'da yürek olsa.. Ama klasik korku hamleleri başladı. Hücum adamları çıktı, yerlerine savunma adamları alındı..
Quaresma çıkarken oyuna Necip mi girerdi, yoksa elde Quaresma varken alınan Lens mi?.
Lens transferi aslında Şenol'un bir türlü sevmediği Portekizliyi takımdan iyice kesmek içindi, ama tarihinin en kötü futbolunu oynayan Antalya bile öyle korkutmuştu ki, Şenol'u, Necip'i aldı.
Quaresma işin farkında.. Niye olmasın ki. Şenol, ondan nefretini her türlü gösteriyor, Beşiktaş'a geldiğinden beri.. İleri oynayan Oğuzhan yerine, savunma yönü kuvvetli Tolgay hamlesi de, korku işaretiydi.
Eyyamcı Cüneyt Çakır tüm yorumlarında Beşiktaşlıydı, ama penaltı kararı doğruydu. Cenk gibi penaltı almaya pek meraklı bir oyuncuya, Angelo'nun yanlış ayakla müdahalesi doğru kararı getirdi. Angelo içteki değil, dıştaki ayağı ile müdahale etmeliydi. Ama "Cüneyt, ayni durumda Antalya lehine penaltı çalar mıydı" derseniz, cevabım "Kesin çalmazdı" olacaktır. Eyyamcı ve akıllı hakem, çaldığı değil, çalmadığı düdükle takım tutar çünkü.. *** Aykut Kocaman bu Fenerbahçe'yi zor taşır.. Galibiyeti kaçıran takım toplama Göztepe oldu. Aykut maçı çevirecek adamları ve hamleleri bile bilmiyor..
Bağdat Caddesi'nde daha çok sabredecek..