Evde kalıp bol bol gazete okuduğum hafta sonundan derlediğim notlar bugün de devam ediyor..
***
Sonat Bahar'ın "Ya onlar bizim fişimizi çekerse" başlıklı bilimsel araştırma yazısına (Sabah/Ek) altın madalya.. O yazıya o kadar yer ayıranlara da.. İki yapay zekâ aralarında konuşsunlar diye programlanmıştı. İki hafta önce aralarında bir dil yaratıp konuşmaya başlayınca fişleri çekilmiş, ama bu defa da "Yapay zekâ nereye gidiyor" tartışması başlamıştı dünyada.. Sonat tartışmayı bize getirmiş ve çok iyi getirmiş..
***
Emre Aköz, Fatih'teki
Kadınlar Pazarı'nın adını tartışmış çok şirin konular ele aldığı köşesinde.. "Kadınsız Kadınlar Pazarı" diye.. Benim bildiğim, orada kadın köleler satılırmış zamanında.. Ordan.. Emre "Bizans devrinde o sokağın esnaf çoğunluğu kadınlardı, ordan" diyor..
En iyisi kararı, Bizans ve İstanbul uzmanı
Radi Dikici üstada bırakmak..
***
HaberTurk,
Prens Charles'ın Türkiye kaçamağını yazmış, Daily Mail'den.. Ahmet Ertegün Bodrum'daki evine gizlice getirmiş. Denizde Yunan adalarına giderken fotoğrafçılar resmini çekmesin diye de Sahil Güvenlik'le anlaşmış..
Ertegün Bodrum'a daha kimleri getirdi ama kimse Bodrum'u bilmez. Hep Yunan Adalarındaki resimler çıktı dünya basınında..
Amerika'daki Yunan Lobisini kızdırmak, Atlantic Plağın sahibini hep korkuttu. Tek Türk'e ve Türkiye'ye destek olmadı. Ben hep yazdım. Bana çamur attı medyam.. İşte bir kanıt..
***
"Milliyet Cadde"de her hafta
İvana Sert kıyafet eleştirisi yapıyor.. Bu işi bu
ülkede ben başlattım, bu gurupta.. Bir
Amerikan dergisinde görüp taşımıştım,
ayni adla Pizzaz diye..
Deniz Seki ne çekmişti
elimden "Haftanın Rüküşü" diye.. Çok severim oysa..
İvana, kılıkları değil, kendi sempati ve antipatilerini dile getiriyor.
Burcu Esmersoy mesela sevmediklerinden. 3 vermiş kılığına bu hafta.. Oysa kızın kendine has bir tarzı, stili var. Herkes senin keyfine göre giyinmek zorunda mı İvana?. Bir gün de kendi resmini koyup eleştirsene..
***
Güngör Denizaşan harika nostalji fotoğrafları yayınlıyor. O zaman magazin sayfaları Suadiye plajındaki bikinileri değil, Moda Kulübündeki sosyeteyi resimlerdi. Gene ordan bir gece.. Altı hanım yan yana.. Altısında da uzun tuvalet..
Erkekler de smokin, en kötü şık elbise ile gelirlerdi..
Şimdi gidin.. Blucin, tişörtlülere bile rastlarsınız.
***
Trend Avcımız
Mert Vidinli (Günaydın),
Aleyna Tilki'nin her yerden
fırlamasından sıkılmış..
Vay Mert vay!. Sen onca yıldır, fırlamadığı yer kalmayan, üstelik hiç bir işi ve özelliği olmayan ikoncanların, mesela
Eda Taşpınar'ın binlerce resmini ve haberini görmekten sıkılmadın da, genç ve güzel bir şarkıcıdan sıkıldın öyle mi?.
Eloğlu öyle birini buldu mu, anında yıldız yapıyor. Biz kırk yılda bir elimize geçeni yok etmeye çalışıyoruz..
Oysa "Yıldız sattırır" Mert.. Yıldız sistemi bu yüzden var, dünyada. Bindiğin dalı kesme..
***
Seçkin Piriler, boşandığı eşi
Kaan Tangöze'den söz ederken "Aldatıldığımı
hiç hissetmedim" demiş.
Onur Baştürk, Hürriyet Kelebek'te soruyor..
"Peki ama Piriler'in hiç aklına gelmemiş olabilir mi,
Kaan Tangöze'nin cep telefonuna bakmak?. Hissedene kadar ordan anlayabilirdi pekala, aldatılıp aldatılmadığını.." Onur Kardeşim, şunu aklından çıkarma.. Şüphe ediyorsan ilişki zaten bitmiş demektir.. İlişkinin olmazsa olmazı, "Güven" dir çünkü.. O bitti mi, geriye tiyatro kalır, kalırsa..
Seçkin asıl, Kaan'ın cebini gizlice karıştırsaydı, eşini aldatmış olurdu.
Senin Kelebek Konseyine söyle, tartışsın bakalım bu konuyu..