Bu hafta Pazar Neşemiz Güven Osma'dan..
Dört arkadaşın en büyük eğlencesi, cumartesi sabahları erkenden, daha kulüp boşken oynadıkları golftü. İçlerinden biri, bir başka şehre tayin oldu gitti..
Üç arkadaş "Bu cumartesi ne yapacağız" diye dertlenirken, onları duyan ve kulübe yeni üye olan bir kadın, "Ben okuduğum üniversitenin golf takımındaydım. Sizi tamamlayabilirim" dedi. Erkeklerin hiç birinin içinden "Olur" demek geçmedi. Sonunda içlerinden biri "Okey.. Ama biz sabah altı buçukta başlarız" dedi, kadının "Ben o saatte gelemem" diyeceğini umarak.
Kadın "O saat sorun olabilir ama 15 dakika geç kalabilirim, olur mu" diye cevap verdi. Erkekler "Peki" demek zorunda kaldılar.. Kadın ilk cumartesi tam 6.30'da geldi ve hepsini yendi. Neşeli, şakacı bir kadındı. Onunla oynamak erkeklere de keyifli geldi. Ertesi hafta da davet ettiler. Kadın "Peki.. 6.30, ya da 6.45'te gelirim" dedi.
Tam 6.30'da geldi.. Gene yendi erkekleri.. Bu defa sol eliyle oynayarak üstelik..
Oyun o kadar keyifliydi ki, kadını ertesi hafta gene davet ettiler..
Üçüncü hafta kadın 15 dakika geç geldi, sağ eliyle oynadı, gene kazandı.
Oyun sonu kulüpte bir yorgunluk kahvesi içerlerken, erkeklerden biri dayanamayıp sordu..
"Her hafta başka elle oynuyorsun. Hangi elle oynayacağına nasıl karar veriyorsun?.
" Kadın hafif kızardı ve anlattı..
"Bana golfü babam öğretti. Her iki elimle oynamayı da öğretti. Evlendim.
Kocam geceleri çıplak uyur. Ordan bir uğur yaptım kendime.. Golf oynamaya gideceğim gün, sabah üzerindeki yorganı kaldırıp bakıyorum. Teşkilat sağa yatıksa sağ, sola yatıksa sol elimle oynuyorum o gün.."
Erkeklerin biri dalga geçti..
"Peki ya yukarıyı gösteriyorsa.."
"O zaman 15 dakika geç kalıyorum!.."