Geçen hafta sevdiğim laflarda Stephen Hawking'in sözlerini okudunuz.. "Bilim adamları ve fahişeler hoşlandıkları işi yapıp para kazanırlar" demişti, çağımızın en önde gelen bilim adamı..
Arşivi karıştırırken Fikret Özata'nın 2004'te yolladığı pazar neşesini buldum iyi mi?.
Bu defa karşılaştırılan doktorlar ve fahişeler..

*** Hekimlik ve fahişelik, her ikisi de dünyanın en eski meslekleridir.
Her ikisi için de "Allah muhtaç etmesin ama yokluklarını da göstermesin" denir.
İkisinin de aldıkları ücretlere "vizite ücreti" denir.
Eğer serbest teşebbüste çalışıyorlarsa ne ala, toplumda her ikisinin de saygınlıkları yüksek olur ama kamu sektöründe iseler halleri perişandır.
Sosyetik olanları daima el üstünde tutulur. Televizyonlarda, basında imrenilerek boy gösterirler.
Her ikisinin de çalışma saatleri belirgin değildir. Ne zaman çağırılırlarsa o zaman gitmek zorundadırlar.
Her ikisi de müşterilerini seçme şansına sahip değildir. Müşterileri onları seçebilir. Muameleleri iyi olmalıdır. Yoksa müşteri bir daha gelmez.
Her ikisi de otobüste, trende vs. yolculuk yaparken yanlarında oturan kişiye mesleklerinin ne olduğunu söylemekten çekinirler. Aksi takdirde yanlarındaki kişi kendilerinden yararlanmaya kalkışabilir.
Mesleklerini sevmeseler de bir kere başladılar mı artık geriye dönüşleri zordur.
Her ikisinin de bütün hayalleri, bir an önce bolca para kazanıp, bir gün bu meslekten kurtulmaktır.
"Ne olacaksan ol, ama en iyisi ol" düsturu bu iki meslek için de geçerlidir.