Geçen ay Ankara'da 40 ülkenin 500'den fazla öğrencisi "MUNESCO" adı altında toplandılar.. "Model Birleşmiş Milletler Eğitim ve Bilim Konferansı" yani..
Gören, duyan oldu mu?. Adı bir gazetede, bir ekranda geçti mi?. Üstelik bu 12. Yılı Munesco'nun.. Yani geleneksel toplantı. Sürpriz değil..
Delegeler 10 farklı komitede bir araya gelerek dünya sorunları üzerinde tartışmışlar ve çözümler üretmişler..
Hiç mi merak etmedi, günümüz gazetecileri, yani mesleğe ihanet edenler, her gün tartıştıkları konularda gençlerin ne düşündüğünü..
Ben nasıl öğrendim.. Konferansın bu yılki Genel Direktörü kuzenim Nilhan Nur Kışlalı da ondan..
Konferansın bu seneki teması "Ayrılıklardan Birliğe" olarak seçilmiş.. Yani Türkiye'min, ülkemin baş sorunu.. Bu hızla bölünmeye, spordan siyasete her konuda bölünmeye yarışan ülkemde birliğe nasıl gideriz?. Gençler ne diyorlar, merak etmez mi insan..
Tartışılan konular arasında mülteci hakları, tarihi alanların korunması, azınlıkların hakları da var.. Daha ne isterdiniz, hala "Ben gazeteciyim" demekten utanmayanlar?.
Konferansın başında komitelerde çözüm önerileri sunulup, tartışılmış. Son gün, komitelerden oy çoğunluğu ile geçen çözümler, Genel Kurul'da tekrar masaya yatırılıp bir daha görüşülmüş.. Sonuçlar öyle ortaya çıkmış..
Neymiş gençlerin "Dünyayı ve de bizi tabii, Ayrılıktan Birliğe götürecek çözüm önerileri" peki?.
İçimizde gazeteci olsaydı, bilirdik!.
Belki istifade de ederdik!.