"Et kokarsa tuz da, tuz kokarsa ne yapalım" demiş, Mersin yöresinde yaşayanlar, asırlar önce Türkiye'ye yayılan sözlerinde..
Öyle haklılar ki!.. Her devirde tuz kokuyor bir şekilde..
Bu ülkede kumarın her türlüsü yasak. Aile oyunu tombala dahil.. Bahis oynatmak ise, devletin yasal izin verdiği kurumlara has, sadece..
Buna rağmen, özellikle Kıbrıs merkezli bazı sanal kurumlar, internet üzerinden yasak olan kumarı oynatıyor, bahisler düzenliyorlar. Bu yüzden her yıl milyarla dolar yurt dışına kaçıyor, Türkiye, büyük bir turist ve döviz kaybını göze alarak kumarı yasakladığı ile kalıyor.
Bu suç şirketleri, reklam ve duyurularını cep telefonları ile yapıyor ve 1 Mayıs'tan beri çifte suç işliyorlar.
Hem yaptıkları duyuru suç, cep telefonu sahiplerinden izin almadıkları için hem de yapma şekilleri suç!.
Yasaya göre, suç olan bu mesajları taşıyan operatörler de,(En başta benim telefonuma mesajları taşıyan Turkcell olmak üzere) suç işliyorlar.
Bu çifte suçu, 1 Mayıs'tan itibaren, bu köşede savcılara açık mektup yazarak ihbar ettim. Hiçbir şey yapmadılar.
Bu defa "Savcıların görevleri"ni, özel yasalarından alarak anlattım.
"Suç haberini aldıkları anda, soruşturma açmak zorunda olduklarını" söyledim.
Aldıran çıkmadı..
Yasayı yürütmekle görevli Gümrük Bakanlığı'na "Suç işleniyor. Savcılar seyrediyor.Bari siz görevinizi yapın" dedim.
Sonuç!.
The Betend adlı korsan kumar şirketi, cep telefonuma "Sen kıçını yırt. Senin ülkende ne yargı, ne yürütme gücü var" dercesine, reklamlarını yollamaya devam etti. En sonuncusu da, çarşamba günü 16.29.. Turkcell'de kayıtlı..
Bu site ile kumar oynarsam, bana 5 bin lira açıktan vereceklermiş. Öyle yazıyor, korsan mesajları.. Her oynayana beş bin lira bedava oyun hakkı vermek için, kaç trilyon kazandıklarını hesaplamaya gerek var mı, ey Gümrük Bakanım?. Ey İstanbul Cumhuriyet Başsavcım?. Bu ülke insanını korsanlar soyuyorlar, siz de seyrediyorsunuz.