Gözlerimin önünden gitmeyen ikinci fotoğraf 5 yaşında bir kıza ait.. Ece Su!.. Kim bilir neler yaşayacaktı?..
Ne hayalleri vardı ailesinin.. Bitti. Hepsi bitti..
Pisi pisine.. Çok ucuz..
Bedava, hatta..
En gerçek başlığı Milliyet vermişti pazar günü.. "Arabalı vapur cinayeti!.."
Cinayet ya.. Kaza falan değil..
Bizim ülkede "Kaza" diye geçen pek çok ölümün uygar ülkelerde adı "Cinayet"tir çünkü..
Arabalı vapur dolmuş.
Sırada en öndeki kırmızı küçük araba duruyor. Öteki arabalıyı beklemek için..
İskele görevlisi işaret ediyor.. "Şuraya sığarsın, yürü.."
Kırmızı araba yürüyor.
Ayni anda arabalı vapur da yürüyor.. Kırmızı araba, vapurun yavaş yavaş kapanan kapağına asılı kalıyor bir an.. Tahterevalli gibi sallanıyor..
Vapur ayrılmaya devam edince, denize düşüyor.. 5 yaşındaki Ece ve hayalleri de içinde..
Boğuluyor Ece..
Kaza mı bu şimdi?.
Sabah işe gelirken, alt yazı okudum, haber kanallarında..
Savcı, arabalı vapurun kaptanı ile iskelede görevli iki kişiyi, tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk etmiş. Mahkeme "Yurt dışına çıkma yasağı" koyarak, tutuksuz yargılama kararı vermiş..
Bizim adli sistemi bilenler için bu, ertelenecek, hatta açıklanması geri bırakılacak bir kaç gün hapis demektir..
Ama bakın "Cinayet" başlığını alkışlayan benim için dahi bu doğru karardır.
Ben, bu cinayetin gerçek sorumlularının o kaptan ve o iki iskele görevlisi olduğuna inanmıyorum..
Onlar da, Ece gibi iki kurban..
Sistemin, daha doğrusu sistemsizliğin iki kurbanı..
Arabalı vapur iskelesine gittiniz mi hiç?. Beklediniz, baktınız mı?.
O kaza dediğimiz şey, her gün, her vapurda olabilir aslında.. Hepsi öyle dolduruluyor, öyle kalkıyor çünkü..
Çünkü işin kuralları ciddiyetle konmamış..
Ciddiyetle izlenmiyor..
Çünkü bu ilave eleman, ilave masraf demek.. Niye göze alsın ki şirketler?.
Almazlar, çünkü bizim mahkemelerden bugüne dek, böylesi ihmal, baştan savmacılık, ucuzculuk yüzünden verilmiş, pişman edici hapis ve tazminat cezaları yok, o kurumun yöneticileri hakkında..
En sonuncu adam, örneğimizde, kaptan ve iskeleci komik cezalarla geçiştirilir..
Bunu biliyor herkes..
Bilmeyen var mı?. O zaman niye "Sistem"e masraf etsin şirket?.
Bu ülke hangi ölümde gerçek sorumluyu aradı?.
Gerçek sorumludan hesap sordu?.
Cinayetlere "Kaza" deyip geçiştirmedik mi, yürütme olarak, yargı olarak, medya olarak?.
Hepsinin üzerinde
Yasama "Yeter" diyecek yasalar yaptı mı, yapmayı düşündü mü?.
Kaç Ece gitti.. Daha kaç Ece gidecek.. Ateş düştüğü yeri yakıyor, sadece!..