Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Masal kadar güzel bir Giselle!..

1964 yılında izlemiştim Giselle'i ilk defa.. Türk balesinin yetiştirdiği en büyük yıldız, Bolşoy Moskova'da baş dansçılık yapan Meriç Sümen oynuyordu, Sait Sökmen'le birlikte..
Büyük Tiyatro salonu yıkılmıştı.. Eleştirmenler ( O zaman bol bale eleştirmeni vardı. Bizim küçük tirajlı yerel Ankara gazeteleri dahil) "Tamam" demişlerdi..
Madam, İngiliz Royal Balesini kuran Madam Ninette de Valois'nın "Burada işim bitti" diyerek geldiği Türkiye'de yarattığı balenin final sınavıydı adeta, 1964'teki o Giselle.. O "Tamam" yargısı, Türk Balesinin diplomasıydı.
1980'de Giselle'i gene Meriç Sümen'den, bu kez, Özkan Arslan'la gene Ankara'da izledim.
Sonra İstanbul'a taşındım. Giselle de geldi. Oytun Turfanda rejisiyle, Oktay Keresteci, dönüşümlü olarak Hülya Aksular ve Sibel Sürel'le oynuyordu. İkisini de izledim. Gene müthişti Giselle.. Balemiz Ankara sınırlarını aşmış, yayılıyordu artık..
2013-14 sezonu İstanbul Balesi programında gene Giselle'i görünce çok mutlu oldum..
1964'te Türk Balesi için "Tamam" dedirten Giselle, ironiye bakın Ankara'da bazı kişilerin balemize bir başka anlamda "Tamam" demeye hazırlandıkları dedikodusuna fena halde üzüldüğümüz günlerde yeniden sahne ışıklarına çıkıyordu. Gel de sevinme..
Heyecanla gittim, Süreyya'ya..
Balemizin yıllardır birbirlerine çok yakışan iki dansçısı, İlke Kodal ve Selim Borak oynuyorlardı o gece..
İki perdelik Giselle'in ilk perdesi Victor Hugo'nun bir şiirsel masalından alınmadır. Dansa merakı yüzünden yok olan kızı anlatır.. İkinci perde Heinrich Heine'nin masalını şiire ekler. Genç kız ruhları, her gece ortalarına düşen genç erkekleri ölene dek dans ettirirler. Ruhlar bu defa, birinci perde sonunda dans ederken ölen Giselle'in mezarına çiçek getiren sevgilisinin etrafını sarar ve onunla ölüm dansına başlarlar. Delikanlı ölecek hale gelmişken Giselle'in ruhu ortaya çıkar ve sevgilisini kurtarmayı başarır.
Giselle, sevginin gücüdür.. Ayni zamanda anlamı da..
Düşünün sevdiğine doyamadan ölmüş bir genç kız.. Sevgilisi mezarının başında.. Genç adamı da ölüm bekliyor. Ölürse iki sevgili sonsuza dek kavuşacaklar. Ama genç kız ne yapıyor?. Sevdiğinin kendisine gelmesini önlüyor, sevgisinin tüm gücünü, onu dünyada bırakmak için harcıyor..
Sevgi bundan daha güzel nasıl tarif edilebilir ki?.
Başlığındaki "Romantik Bale" açıklamasına nasıl yakışmış..
Birinci perde, bağbozumuna giden köy kızları ve yavuklularının dansları arasında, neşe doluydu genelde.. Kordobale öne çıktı ve çok ama çok başarılıydı, kalabalık dansların hepsi..
İkinci perde, klasik balenin doruklarıydı..
Periler dünyasında bir peri kızı gibi dans ediyordu İlke.. Ve Selim her zamanki gibi, nasıl olağanüstüydü..
En güzeli neydi biliyor musunuz?.
Hemen yanımdaki koltukta, ilk Giselle'imiz, benim kraliçem Meriç Sümen oturuyordu. Meriç'le bale seyretmek muhteşem bir şanstır ama zordur. Meriç oturduğu yerde bütün baleyi oynar ve abartmıyorum sahnedeki sanatçıdan fazla yorulur. Hala..
Perde bitmez tükenmez alkışlar arasında açılıp açılıp kapanırken, Meriç'e sarıldım, mutlulukla ve sırılsıklam ter içinde olduğunu fark ettim. Ben Giselle'in masal dünyasına dalıp giderken, Meriç gene oynamış hepsini, iyi mi?.
Süreyya'da orkestra çukuru da açıktı ve harika bir orkestra seslendirdi, A. Adam'ın çok keyifli müziğini. Şef Elşad Bagirov'u da, AKM'nin kapanmasından beri playback dinleyen seyirci uzun uzun alkışladı.
İşte o an, o perdenin kapanmasına bir türlü izin vermeyen alkışlar salonu dakikalarca çınlatırken "Tamam" diyenlerin orda olmasını isterdim.
1964'te "Türk Balesi artık tamamdır" diyenlerin ve bugün "Bale tamam" deme çabası içinde olanların..
Bugünkülerin içinde tek, bir tek kez bale izlemiş olan var mı?.
Sayın Kültür Bakanım,
Bu Giselle'i benimle izlemek ister misiniz?.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA