Araştırmalar, Mozart dinleyen ineklerin daha fazla süt verdiğini ortaya çıkardı.. Aylar önce okumuş, ya da duymuş olmalısınız..
Ne var ki, bilim adamları Mozart, Beethoven müziğinin "Öküzler"e etkisini araştırmamışlar.. Onu da ben gördüm..
Öküzlerin bu müziğe tahammülleri yok. Olmadığı gibi, ilgiyle, sevgiyle ve mutlulukla dinleyenlere saygıları da yok..
İnsanın insana saygısı olur.. Bunlar öküz!..
Ağır mı kaçtı?.
Manchester Unitedli futbolculara dehşet vermek için Dış Hatları basıp cam çerçeve indiren isimsiz insanlar "Hayvan" oluyor da, isimleri İstanbul Protokol, yani ya, "Sosyete" listesinden başında olduğu için davet edilen ama, daha konserin ilk parçası çalmaya başlarken kalkıp gitmeye başlayan, izlemek isteyenleri rahatsız ederek, önlerinden paldır küldür geçerek, o enfes konseri piç ederek, kim bilir hangi cehenneme koşan saygısız, görgüsüz ve insanlıktan nasipsiz güruha, "Sosyetik"ler diye, "Adam" mı diyeceğiz yani?.
Hülya Avşar haklı.. Tahsil cehaleti alıyor, ama öküzlük baki kalıyor..
Efendim, Rusya'nın en, Avrupa'nın ikinci büyük bankası Sberbank, son yıllarda hızla gelişen bizim DenizBank'ın ana hissedarı olmuş.. Kültüre destekleri yüzünden âşık olduğum kurumdur, Denizbank.. Genel Müdürleri Hakan Ateş ve Basın Halkla İlişkiler Danışmanı Sevgili Peri, kardeşlerim gibidir.
Şimdi bu birleşmeyle, Putin'in İstanbul ziyaretini birleştirmişler.. Bu müthiş Gala'yı düzenlemişler.. Rusya'nın dünyaca ünlü Mariinsky Tiyatrosu Senfoni Orkestrası.. Gene dünyaca ünlü bir şef.. Valery Gergiev..
İki müthiş Türk tenor.. İhsan Ekber ve Şenol Talınlı.. Bir harika Rus soprano Aida Garifulina ve bir büyük Rus bas Mikhail Petrenko..
Nasıl da akılcı, harika bir repertuar..
Galaya her türlü davetli geleceği için Klasik Müziğin en hafifinden, en popüler parçalarından oluşan, topu topu bir saat sürecek bir konser, ki kimse sıkılmasın..
Özellikle de, Türk, Rus temaları önde..
Mozart'ın Saraydan Kız Kaçırma Üvertürü.. Beethoven'in Türk Marşı.. Dünyanın her yerinde herkesin ıslıkla çaldığı La Donna e Mobile.. ki Şenol harika söyledi.. Operanın en romantik, en ünlü aşk şarkısı E lucevan la stelle.. ki İhsan Ekber'e bayıldım..
Ve de final.. Tabii Borodin.. Onun, Kıpçak / Poloveç Türkleri ile Ruslar arasında iki buçuk asır süren savaşları ve sonunda birbirlerine âşık olan prensle, prensesin evlenmesi ile kavuşulan barışı anlatan Prens İgor'u.. O düğünde çalınan Türk dansları, Poloveçlerle muhteşem final.. Tam da bugün için ısmarlanmış gibi değil mi?.
Bu konsere gelebilmek için İstanbul'da adam başı bin lira verecek en az 10 bin kişi olduğunu biliyorum.. Bu "Öküz"ler bedava geldiler.. Kulisteki kokteylde bedava yiyip içip zıkkımlandılar. Tamam.. Defolup gitsene.. Hayır.. İçeri girdiler.. Hem de önlerden yer kaptılar.. Sonra daha ilk parçanın bitmesini bile beklemeden, orkestra çalarken, solist söylerken, kalkıp gitmeye başladılar.. Bir.. İki.. On.. Kırk..
Öküz ya bunlar.. Biri başı çekince, peşinden gidiyorlar, sürü halinde..
Rus konuklardan utandım.. Kendimden utandım.. Böylesine harika bir konser piç edildiği için öfkeden delirdim..
Böyle konserler başlarken "Cep telefonlarını kapayınız" dedikten sonra "Konser bitimine kadar kapılar açılmayacaktır" anonsu da yapmak ve kapıları gerçekten kilitlemek gerek, öküzleri durdurmak için..