En zevkle, en keyifle okuduğum yazarlardandı Şiar Ağabey.. Yalçın!.. İki büyük merakım üzerine yazardı ve de öyle tatlı yazardı ki.. Dil ve briç..
Türkçeyi müthiş bilir, müthiş de kullanırdı. Sadece yazarken değil, harika bulmacalar da hazırlardı.
Türkçe konusunda hem sütunlarımızda, hem de yüz yüze geldiğimizde tartışırdık.
O mesela "Camisi denmez, camii denir" der ve izah ederdi. "Cami Arapça bir sözcüktür. Sonundaki i de Arapça sessiz harftir, bu yüzden araya s harfi koymaya gerek yoktur."
Ben karşı çıkardım.. "Cami artık bu dile yerleşmiş ve Türkçe olmuştur. Türk harfleri ile yazılır. Bizde i seslidir ve ismin i hali olurken, iki sesli yan yana gelmesin diye araya s girer ve camisi olur."
Anlaşamadık yıllardır. O dün Kocatepe Camii'nden kaldırıldı. Gazetesi Cumhuriyet öyle yazdı. Bana sorarsanız, veda yeri Kocatepe Camisi'ydi..
Türk dili üzerindeki yazıları her zaman geçerli bir derstir. Keşke bir yayınevi onları derlese de bir baş ucu kitabı olarak yayınlasa..
Çünkü o konular her zaman için geçerlidir.
İnsanlar ölür ama, dil her gün gelişerek yaşar!.. Şiar Ağabeyin dil yazıları da yaşayacaktır..