Galatasaraylılar için utanç haftası sanki.. Hem de kazandıkları maçtan sonra, yüzlerce insanın "Tahrik olduk" bahanesi ile 20 Fenerbahçeli sporcuya gözü dönmüş linççiler gibi saldırmasının ayıbını unutmadan daha rezili patlak verdi. Bu defa işin içinde, kendini kaybetmiş taraftarlar değil, Galatasaray'ı, bu ülkeye sporu getirmiş kulübü temsil eden yöneticiler vardı..
Ayıba, utanca, rezilliğe bakar mısınız?..
Cemal Nalga beş maç ceza aldı ya.. Almanya'da bir maçta, "Kimse görmez, bilmez, yuttururuz" diye Cemal Nalga'yı "Tufan" adı ile maç listesine yazıp, Tufan forması ile sahaya çıkarmışlar..
Aptallığın bu derecesi olabilir mi?.. Bu televizyon çağında böyle şey gizli kalır mı?.. Kalmamış tabii..
Biri belgelerle Fenerbahçe'ye ulaştırmış. Onlar da açıklamışlar.
Galatasaray Yönetim Kurulu, hemen toplanmış ve tüm basketbol şubesini temizlemiş. Olaya katılan herkesin görevine son vermiş..
Güzel.. Ayıbı temizlemeye yetmez.. Eksikler var..
Cemal Nalga, bile bile Tufan formasını giyen Cemal Nalga bu formayı giymeye nasıl devam edecek?..
Basketboldan sorumlu İkinci Başkan Yiğit Şardan nasıl hâlâ yerinde duruyor?.
Galatasaray tarihine bir kara leke düşmüştür.
Bu kara lekenin gürültüsü altında örtülmemesi gereken bir ayıp daha var..
Basketbol Federasyonu, verilen bir cezanın özel maçta çekilmesini nasıl kabullenir?.. Böyle rezillik olur mu?.. Örneği var mı?..
Cemal Nalga çıksın.. Efes maçında diyelim Kaya'yı yumruklasın. Beş maç ceza alsın. Galatasaray hemen bir özel turnuva düzenleyip, salı, çarşamba, perşembe, cuma ve cumartesi günü, yedeklerini oynatarak 5 özel maçla cezayı geçirsin ve ertesi pazar Nalga, ilk resmi maçta Beşiktaş'a karşı forma giysin.. Olacak şey mi?.. Ceza böyle dejenere edilir, federasyon, yani devlet böyle bir tezgâha çanak tutar mı?. Özel maçla ceza bitiyorsa, Tufan forması giymek niye suç olsun ki?.
Ama Turgay Demirel Federasyonunda olmadık rezillik kaldı mı?..
Bu ülkede federasyon özerk, tamam.. Ama bu milletin parasını, vergilerini kullanıyor. Bu yüzden idari vesayet altında. Yani devletin denetim ve gözetim hakkı var..
Gençlik ve Spor Genel Müdürü, Spor Bakanı, Demirel'i çağırıp "Bu nasıl hukuk, bu nasıl adalet, bu nasıl ceza" diye hesap sormaz mı, Basketbol Federasyonu Başkanı'ndan..
İşler bu kadar ayağa düşer, bu kadar aşağılık olur mu?.
Böyle federasyona, böyle uygulama..
Al birini.. Vur ötekine..
Utanmanın kalmadığı bu ortamda, utandığım için, kendimden mi utanmalıyım yoksa?..
.............
(Ben bu yazıyı sabah yazmıştım. Yiğit Şardan öğleden sonra istifa etti. Geç kaldı ama yine de kutlarım.)