BEN bu filmi daha önce seyretmiştim!..
Woody Allen yazmış ve yönetmiş.. Yazan olarak da Oscar Adayı olmuş.. Vallahi bizde olsa millet birbirine girerdi.. "İntihal yani Yürütme" diye..
Film başladı.. Daha yarım saat geçmedi, "Ben bu filmi seyrettim" dedim..
A Place in the Sun!.. İnsanlık Suçu diye oynadı bizde.. Üç genç oyuncuyu sinema dünyasına sunan filmdi adeta.. Elizabeth Taylor, Montgomery Clift ve Shelley Winters!..
Theodore Dreiser'in romanından uyarlanmıştı, 1951'de.. Ama 1931'de, yani 20 yıl önce de uyarlanmıştı, An American Tragedy adı ile..
Delikanlı çok uzak akrabası zengin işadamının yanına gelir, elinden tutar mı diye.. Adam ona ufak bir iş verir. İşyerinde fakir işçi kızla tanışır. Onunla işi pişirir. Sonra zengin adamın kızı girer hayatına.. Kız gence fena halde ilgi duyar..
İlişki başlar.. Bu fakir delikanlının bütün yaşantısını değiştirecek, ona sınıf atlatacak bir gelişmedir. Delikanlı şimdi hem genç ve güzel bir eşe, hem de lüks hayata kavuşmuştur, ama durumu gölgeleyen birisi vardır. Fakir sevgilinin varlığı ve baskısı..
Soruna radikal bir çözüm bulmaya karar verir..
Şimdi Woody Allen'in filmini izleyenler "Ama bu Maç Sayısı'nın konusu" diyeceklerdir..
Aynen öyle..
Satır satır değilse de, tüm ana hatları ile öyle..
Birkaç dikkate değer değişiklik..
İlk filmler Amerika'da idi.. Bütün filmlerini Amerika'da çeken Woody, Amerikan Trajedisi'ni İngiltere'ye taşımış..
İnsanlık Suçu'nda, güzel, seksi ve cazibeli olan (Elizabeth Taylor) zengin kızdı.
Woody tipleri değiştirmiş. Bu defa güzel, seksi ve çarpıcı olan fakir kız..
..Ve en önemlisi final.. Woody finali de değiştirmiş..
Filmin en dikkate değer yanlarından biri Opera Müziğini fonda kullanması.. Verdi, Bizet, Rossini ve Donizetti eşliğinde izliyorsunuz olayları.. Çok da hoş oluyor..
Maç Sayısı, gösterildiği ülkelerde alkışla karşılandı.. İyi notlar, iyi eleştiriler aldı. İyi de gişe yaptı..
Sanırım bizde de iş yapar.. İlk yarısında duygusal ve cinsel gelişmelerle yürüyen film, ikinci de bayağı hızlı bir polisiyeye dönüşünce, 124 dakikanın (Woody'nin en uzun filmi) geçmesi kolaylaşıyor.
Ama bana sorarsanız.. Gene de İnsanlık Suçu.. O muhteşem Monty, Liz ve Shelley ile!..