Bu yaşıma geldim böyle korkunç bir "konuşmaya" 12 Eylül öncesi dahil tanık olmadım.
Konuşma dediğim, aleni bir suikast çağrısı.
Kelimenin tam anlamıyla dondum kaldım!
Çağrıda bulunan provokatör tıfıl bir oğlan değil. Yaşını başını almış, hatta orta yaşı geçmiş bir "sanatçı."
Kim mi?
Adı lazım değil, HDP'nin kimi etkinliklerine çağırdığı bir "sanatçı"ymış. Türkü çığırıyormuş!
İş bu provokatör "sanatçı" Kürt gençlerinden Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan'a alenen suikast düzenlemelerini istiyor!
Suikast düzenlemeyecek olan Kürt gençlerini de peşinen "devşirme" ilan ediyor!
"Sömürge aydınları" PKK'lı olmayan Kürtleri cahş (hain) ilan ediyordu. Bu "sanatçı" da Savcı Sayan'ı öldürmeyen Kürtleri "devşirme" ilan ediyor.
'Öldürün efsane olun!'
Dikkat isterim, söz konusu suikast çağrısı gizli kayıt falan değil. Mahut "sanatçı" bizzat video çekip dolaşıma sürmüş.
Konuşma şöyle: "Savcı Sayan mıdır ne şerefsizin tekidir... Elinde belediye telsizi var, dolaşıyor. Bir tane babayiğit, yahu bir taş atın, bir taş taş, bir taş atın yav... Adam bilsin ki sağından solundan taş gelebilir (...) diyelim gücünüz yetmez, ulaşamıyorsunuz, korumaları var, 300-400 tane koruması var; polistir, komiserdir, emniyet amiridir, dışişleri bakanıdır, bakandır, milletvekilidir, her neyse... Yav Sayan Savcı nedir yav! Vallahi billahi Savcı'yı susturan tarih olur, efsane olur, Che Guevara olur.... Siz neyi bekliyorsunuz, neyi neyi?.. Ben 18 yaşındaki gence sesleniyorum: 18 yaşındasın, destan yaz, efsane ol. Yiyeceğin 20 sene; 38 yaşında, 40 yaşında tığ gibi delikanlı çıkacaksın, bundan daha neyi var! Ben bunu size yol gösteriyorum, ben söylüyorum ben ben ben, ben söylüyorum ben! Susturun (...) Ben Kürt gençlerine sesleniyorum: Sabahtan akşama kadar sokaklarda tiner çekeceğinize, şarap içeceğinize, atıp tutacağına, karı kız peşinde koşacağına destan yaz, efsane ol be geri zekalı! Git, geri zekalı, git efsane ol, destan yaz, Che Guevara ol, hayvan! Ha yapmıyorsun oğlum? Ben Kürdüm deme, alnına da 'devşirme' diye yaz, alnına... 'Devşirme' diye yaz, git İstanbul'a mı dolaşıyorsun, İzmir'e mi dolaşıyorsun, Antalya'ya mı gidiyorsun, nere cehennem oluyorsan ol... Yav çıldırmamak elde değil!.."
Gördüğünüz gibi gariban Kürt gençlerinden 20 senelerini mahpus damında geçirmelerini istiyor. Hem de akıl almaz bir "coşkuyla."
İş bu "sanatçı"nın kavline göre, 18 yaşındaki Kürt gençleri şayet Savcı Sayan'ı öldürürlerse Che Guevara gibi efsane olacaklar, öldürmezlerse de "hayvan" olarak yaşamaya mahkûm kalacaklardır!
Bu provokatör "sanatçı" İsviçre'de yaşıyormuş! 12 Eylül öncesinde de gençleri sahaya sürüp ömürlerini mahpus damlarında çürütmelerine neden olanların bir kısmı da bu "sanatçı" gibi kapağı yurt dışına atıp hayatlarını yaşamışlardı.
Film hep aynı film, hiç değişmiyor!...
Savcı Sayan neden hedefte?
Tek kelimeyle, kardeşlikten, barıştan yana olduğu için.
Ama sözde değil özde.
Ayrılıkçılığa / bölücülüğe ve ırkçılığın her çeşidine her daim yüksek sesle karşı çıktığı için... Ezici bir oy farkıyla Ağrı Belediye Başkanı seçildiği günden beri geceli gündüzlü çalıştığı, garibanlarla hemhal olduğu için...
Otobüs duraklarının yakılmasından rögarların betonlarla doldurulmasına kadar yaptıkları onca saldırıya rağmen Ağrılılara yaptığı hizmetlere engel olamadıkları için...
İmamoğlu'na suikast iddiası nedeniyle Türkiye'yi ayağa kaldırmışlardı. (Ki, Savcı Sayan benzer ihbar veya iddialardan onlarcasına maruz kaldığı halde dillendirmeye tenezzül bile etmemişti.)
Bakalım bu korkunç suikast çağrısı üzerine ne yapacaklar?
Dillerinden düşürmedikleri barış, demokrasi, insan hakları konusunda ne kadar samimi olduklarını göreceğiz!..