Acayip benziyorlardı.
Hem de...
Sızıntı yöntemiyle bürokrasiyi ele geçirmelerinden dinler arası diyaloğuna kadar.
Bir farkla ki...
Fetullah, FETÖ'cülerin "anavatanı" ABD'de yaşıyor, Tâhir-ül Kadri (ABD rezervasyonuyla) Kanada'da!.
Pakistan'ın seçilmiş Başbakanı Navaz Şerif'i, 17 - 25 Aralık benzeri "yolsuzluk" susturuculu yargı darbesiyle devirdiler.
Uzun lafın kısası, Türkiye'de başaramayan "o çocuklar," Pakistan'da başardılar.
***
ABD her türlü katakulliyi denedi ama
Venezüella Devlet Başkanı Maduro'yu deviremedi.
Haliyle yaptırım kararı aldı.
ABD'li şirketlerin
Venezüella'yla iş yapması yasaklandı.
Gerekçe mi?
Gayet tanıdık...
Maduro'nun, "
Ülkesinde otoriter rejim kurmaya yönelik girişimleri nedeniyle..."
Yetmedi.
Maduro'yu "
diktatör" ilan etti.
***
Yargı darbesiyle devirdikleri
Navaz Şerif'in suçu neydi biliyor musunuz?
Pakistan'ın "
eksenini kaydırmak."
Nasıl mı?
Mesela,
Rusya ve
Çin'e yaklaşmakla kalmadı,
Keşmir sorununa kilitlenmeyip
Hindistan'la birlikte
Şanghay İşbirliği Örgütü'ne (ŞİÖ) katıldı.
Mesela...
Suud'un açık tehditlerine rağmen
Katar krizinde Türkiye ile birlikte saf tuttu.
Hülasa...
ABD'nin
Rusya ve
Çin'i kuşatmak için kullandığı "
jeopolitik aparat" olmak yerine bağımsızlığı tercih etti.
***
Maduro'nun suçu ne miydi?
Chavez'in yolundan gitmek. O
Chavez ki, yeryüzünde ezilen tüm halkların yanında yer alandı. ABD ortaklı petrol şirketlerinin tepkisini çekmek pahasına petrol gelirlerinin yüzde 80'ini halkının hizmetine sunandı. Bu yüzden kaçırdılar onu ve öldürmeye kalkıştılar. Fakat halkı onu hiç yalnız bırakmadı.
Maduro'nun başka hiçbir "suçu" olmasaydı... ABD'nin onu "diktatör" ilan etmesi için tek başına şu konuşması yeterdi:
"Gazze'de öldürülen çocukların katili İsrail devletine (...) ne zamana kadar sessiz kalacaksınız ey Arap devletleri? (...) Yerin dibine batsın resmî açıklamalarınız! Yerin dibine batsın uluslararası protokolünüz! (...) Venezüella Devlet Başkanı olarak size sesleniyorum: Yeter artık!.."
***
Şimdi beni iyi dinle!
Ey
Atatürk büstüne saldıran bir meczup üzerinden tuluat yapmayı marifet sanan "
genç çeri."
"
Bağımsızlık benim karakterimdir" demişti,
Gazi Paşa Hazretleri.
Bu söz sana bir şey söylüyorsa, müstevlilerle ağızbirliği etmişçesine, Türkiye Cumhuriyeti'nin seçilmiş cumhurbaşkanına "
diktatör" diyemez, çemkiremezsin.
Fikri hür vicdanı hürsen...
Yani,
Can Dündar'ın "
Mustafası"sının değil,
Attila İlhan'ın anlattığı
Atatürk'ün izindeysen...
Venezüella'dan
Pakistan'a kadar oynanan oyunları görmek zorundasın.
Erdoğan, 15 Temmuz'da "
ölümüne" direnmeseydi...
Gazi Paşa'nın emanet ettiği Cumhuriyet, "
Fetullah Cumhuriyeti" olacaktı.
Unutma...