Türkiye, Kürt sorununda kritik bir kavşağa geldi. Daha önemlisi, sorunun çözümü için de 1993'ten bu yana ilk kez ciddi bir fırsat yakaladı.
Bu fırsatın Türk-Kürt kardeşliğini güçlendirecek (İsterseniz, "Yeniden kuracak" ifadesini de kullanabilirsiniz) bir çözüme dönüştürülebilmesi için "Ortak akıl"a ihtiyaç var. Ortak ve de gerçekçi akıla.
Yetmez; "Ortak sağduyu"ya ihtiyaç var.
O da yetmez; "Ortak barış dili" ne ihtiyaç var.
Ancak bu şekilde makulde buluşulabilir. Ancak bu koşullar bir araya getirilebilirse, süreç sağlıklı yürütülebilir.
Lenin'in çok sevdiğimiz bir sözü var: "Uçurumlara yarıklardan inilir."
Türkiye şimdi o yarıkları bulmak zorunda.
İlki hemen görünüyor: PKK'nın süreli ateşkesi süresize veya kalıcıya dönüştürmesi. Silahlarını bir kenara bırakması. Mayınlarını temizlemesi.
PKK eylem, saldırı yapmazsa, mayın patlatmazsa, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin de operasyon yapmasına gerek kalmayacağından, silahlar fiilen susmuş olacak.
Bizi uçurumdan indirecek ikinci yarığı bulmakta da pek zorlanmayız: "Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi"nin peteklerini yeni açılımlarla doldurmak. Ödün veya geri adım olarak algılanmayacak şekilde. Bir hakkın teslimi olarak. Nice zamandır süregelen mağduriyetlerin telafisi olarak.
Bu da ancak yeni bir Anayasa ile mümkün olabilir. Yeni, sivil, geniş ama çok geniş bir konsensüsle hazırlanacak bir Anayasa ile.
Vatandaşlık kavramını ancak yeni bir Anayasa ile çağdaş tanıma kavuşturabilirsiniz.
Yerel yönetimlere yetki devrini, ancak yeni bir Anayasa ile sağlayabilir, merkezyerel dengesini yeni bir Anayasa ile yapabilirsiniz.
Kimlik, ana dil sorunlarını ancak yeni bir Anayasa ile aşabilirsiniz.
Siyasi Partiler Yasası'nın değiştirilmesi, Seçim Yasası'nın yeniden düzenlenmesi, hatta af konusu... Hepsi ikinci derecede sorunlar.
Önce ve öncelikle yeni Anayasa...
O nedenle, Başbakan Erdoğan'ın "Asıl Anayasa, 12 Eylül'den sonra" açıklamasını, biz umut verici bir perspektif olarak görüyoruz.
Türkiye uçuruma yarıklardan inilebileceğini öğrenecek. Öğreniyor. Yeter ki ortak akıl, ortak sağduyu, ortak sabır öne çıkabilsin.
Not: Kürt siyasetçilerin ve örgüt sözcülerinin taleplerini başka yazıların konusu yapacağız.