İstanbul'da Umut Vakfı öncülüğünde "Bireysel silahlanmaya hayır" yürüyüşünün yapıldığı saatlerde, Van'da Mustafa Bayram silahlı saldırıda can veren yeğeninin cenaze töreninden sonra taziyeleri kabul etmedi.
Bu, yeğen Ahmet Bayram'ı öldüren taraftan da birnin öldürüleceği anlamına geliyor. Açık açık "Cinayet işleneceği" duyuruluyor!
Bu, Kartal ailesi yönetimindeki Buruki aşireti (" Burukanlar " diye de biliniyor) ile Ertuşi aşiretinin reisliğini Mustafa Bayram'ın yaptığı Şerefhan kolu (" Şerefiler " diye de anılıyor) arasındaki bitmek bilmeyen kan davasının yeni kurbanlar alacağı anlamına geliyor.
Ahmet Bayram'ın kanlı gömleği evinin salonuna asılacak. Gelip-giden aşiret üyelerinde intikam duygusunu sürekli canlı tutmak için. Sonra Mustafa Bayram 30 bin nüfuslu aşiretinden birini "O gömlekteki kanı temizlemek"le görevlendirecek. Belki de 14 oğlundan, yüzlerce torun veya yeğeninden birini!
O da seçilmiş kurban adaylarından birini kıstırdığı yerde öldürecek.
Sonra Mustafa Bayram, Van'ın Edremit ilçesinde göl kıyısındaki 5 katlı villasının önüne kurduracağı 500 kişilik çadırda taziyeleri kabul etmeye başlayacak. En az bir ay kalacak o çadır orada. Günün 24 saati çay, kahve, yemek servisi yapılacak. Binlerce kişi gelip ağanın elini öpecek. O da kasıla kasıla "Yeğenimizin kanı yerde kalmadı" diyecek.
Ve devlet görmezlikten gelecek. Güvenlik güçleri uzaktan izlemekle yetinecek. "Bize dokunmayan yılan bin yıl yaşasın" misali...
Zaten ne zaman dokunulabildi ki onca kabarık dosyasına rağmen iki dönem milletvekili seçilen Mustafa Bayram'a? 25 yılda en az 10 kez yüklü miktarda eroinle yakalandı. Her defasında serbest kaldı. Suçu aşiretinin bir üyesi üstlendiği için. Adam öldürdü, 30 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı, yine serbest kaldı. Suçu aşiretten bir gariban sahiplendiği için. Van'ın göbeğinde emniyet müdürü tokatladı, kılına dokunulamadı.
Birgün Şerefiler'den biri
Son olarak 2 yıl önce emniyeti basıp uyuşturucu ticaretinden gözaltına alınmış oğlu Hamit'i kaçırdı, yine serbest! (Bu zorbalığından ötürü tutuklandı, "Çete kurmak, uyuşturucu ticareti yapmak ve devlete silahlı isyana kalkışmak" iddialarıyla dava açıldı, güvenlik gerekçesiyle mahkemesi İzmir'e nakledildi, orada 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı, Yargıtay onayıncaya kadar serbest bırakıldı. Yargıtay, "Eksik soruşturma" gerekçesiyle kararı bozdu, Bayram ve 12 adamı yeniden yargılanmaya başladı. Yine İzmir'de. Yine tutuksuz!)
İyi ama hani Mustafa Bayram'ın aşiretinin bağlı olduğu Ertuşiler'in reisi İskender Ertuş kan davasına savaş açmıştı? Geçen yıl şöyle demiyor muydu: "Amacım devlete yardımcı olmak. Çevre aşiretlerle akraba olmamızdan dolayı ihtilafları kendimiz çözmeye çalışıyoruz. Bazen olay devlete intikal etmeden çözüme kavuştyor. Bu da bizim vatandaşlık görevimiz."
Birgün Mustafa Bayram'ın evinin önüne çadır kurulursa, bilin ki Şerefiler'den biri Burukiler'den birini öldürdü. Ama o güne kadar taziye yok!
Mustafa Bayram için ise "Başkasını suç işlemeye azmettiren kişi işlenen suçun cezası ile cezalandırılır" diyen Türk Ceza Kanunu'nun 38'inci maddesinin kıymet-i harbiyesi yok.
"Kan gütme veya töre saikiyle adam öldürene ağırlaştırılmış müebbet hapis verilir" hükmü mü? Yakalarsan uygularsın. Tabii zanlı çocuk veya cezai ehliyeti olmayan biri çıkmazsa...
Yaşasın hukuk devleti! Yaşasın adalet!