Canlılar içinde inat şampiyonu hangi yaratıktır? Kimi eşek der ("eşek inadı"), kimi deve ("deveye hendek atlatmak"). Doğru yanıt insandır.
Çünkü ötekilerin direnişlerinin egoyla ilgisi yoktur. Eşeğin adım atmaması, devenin hendek atlamaması çekingenliklerden kaynaklanır. İnatçı insanda ise "geri adım atmış görünmemek" kaygısı her şeyin önüne geçebilir.
Hendeğin bu yanı cehennem, karşı taraf cennet olsa da... Bir kere "Atlamamalıyız" demiş, çevredekilerin çoğunluğunu da haklılığına inandırıp alkış toplamışsa... Ateş içinde kalsa bile "tükürdüğünü yalamış" duruma düşmeyi göze alamaz, sürgit cehennemin avukatı kesilir.
Tabii, olumlu insanlarda rastlanan iyi inat da var. Kristof Kolomb homurdanan tayfalara, Mustafa Kemal mandacılara direnmeseydi ne yelkenliler Amerika kıyısına ulaşabilir, ne kurtuluş savaşımız başlatılabilirdi. Ama kötüsünün sonuçları her zaman felaket oluyor. Napolyon gibi, Hitler gibi, Saddam gibi egomanyakların inadı ateşe buluyor ortalığı.
Şimdi yine öyle biri Orta Doğu'da kundakçılık yapmakta: Benyamin Netanyahu. Kişiliğine dikkatle bakmak gerekiyor.
Babası bir siyonist tarihçi. Üç oğlunu o ülkünün hizmetinde yarışa sokmuş. En büyükleri Yonathan bir Rambo. Çatışmalarda ataklıklar göstere göstere İsrail ordusunun "özel operasyonlar" komutanı olmuş, 1976 yılında Entebbe baskınıyla rehineler kurtarılırken vurularak ölmüş.
Öteki kardeş İddo oyun yazarı. (Uluslararası toplantılarda İsrailli temsilcilerden duyduğuma göre pek beğenilmeyen şeyler üretiyormuş.)
Ağabeyinin namıyla yarışan Benyamin de savaşlarda yaralar almış, yüzbaşı rütbesiyle ordudan ayrıldıktan sonra politikaya atılmış. O alanda yaşadıkları bir yara bere sicili. Gerek parti içinde, gerek seçimlerde yenilmiş sık sık. Ama başarısızlıklar hep hırsını bilemiş (Hitler'in ressamlıkta tutunamayınca azması gibi).
Mesajı tek sözcükle özetlenebilir: "Uzlaşmayalım!" O çizgiyi hedefe ulaştırmak için söylemeyeceği yalan, çevirmeyeceği dolap, yapmayacağı gaddarlık yok. Bu amansızlık İsrail'in Amerikan desteğiyle şımardıkça şımaran kesiminde gitgide beğenilerek yiğitlik sayıldı; Benyamin'i doruğa taşıdı ve tutuyor orada.