Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AHMET ALEMDAR

Türkiye F-16’ları Alırken: Viper, Modernizasyon Paketi ve Yunanistan

İsveç'in NATO'ya katılım protokolünün Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından imzalanması sonrası kelebek etkisiyle gelişen olaylarda Türkiye açısından en öne çıkan mesele, şüphesiz uzun zamandır beklenen F-16 Block-70 Viper savaş uçağı ve modernizasyon kitlerinin satışıydı. Söz konusu gelişme, Türk Hava Kuvvetleri'nin modernizasyonunda önemli bir eşiği temsil ederken hem savunma sanayii hem de bölgesel aktörler bağlamında dikkat çekiciydi.

Baştan şunu belirtmek gerekir ki Türk savunma sanayii uzun yıllardır hem hava platformlarında hem de mühimmat, radar, kamera gibi alt bileşenlerde önemli aşamalar kat etti. Halihazırda jet motorlu yeni nesil savaş uçağı KAAN ilk uçuşuna hazırlanırken Hürjet uçuşunu yapmış ve testlerine devam ediyor. Uçak burun radarı "Murad" geliştirilmeye devam ediyor ve diğer yerli mühimmatlar da uçaklarda kullanılıyor. Ancak günün gereksinimleri kapsamında ise hazır alım yolu tercih edilebiliyor. F-16 satın alım paketi de Türk Hava Kuvvetleri'nin acil ihtiyaçları kapsamında değerlendirilmeli.

F-16 Paketinin Kapsamı ve Amacı

ABD'den tedarik edilmesi muhtemel ürünleri içeren satış paketi geçtiğimiz günlerde kamuoyuna yansıdı. Onay süreci 26 Ocak'ta başlayan talebin ABD kongresindeki süreç sonunda olumlu sonuçlanması bekleniyor. Pakette yer alan yeni F-16 Blok-70 Viper uçağı, mevcut F-16'ları modernize etmek için kullanılacak modernizasyon kitleri; bunlara ait mühimmat, malzeme ve teçhizatlar Hava Kuvvetleri'nin ihtiyaçlarına göre tespit edildi. Milli Savunma Bakanlığı (MSB) da zaten detaylı bir çalışma sonucunda talep listesinin hazırlandığını açıkladı. Tedarik paketi 23 milyar dolarlık açıklanırken bunun üst sınırı temsil ettiği ve nihai bedelin sonradan belli olacağı diğer bir detay.

Türk Hava Kuvvetleri'nin mevcut ve potansiyel ilgi alanlarına baktığımızda modern ve gelişmiş sistemlerin ne kadar önemli olduğu görülebilir. Alımın amacı da zaten hem niceliğin hem de niteliğin artırılması. Diğer bir ifadeyle yeni uçak tedariki ve mevcut uçakların modernizasyonu ile mevcut kabiliyetlerin geliştirilmesi amaçlanıyor. Zira değişen konjonktürde caydırıcı bir ordunun olması için modern sistemlere her zaman ihtiyaç var.

Öte yandan Hava Kuvvetleri sadece karadaki hedeflerle ilgilenmiyor, bunun yanında yoğun bir şekilde hava sahası koruması da gerçekleştiriyor. Dolayısıyla savaş uçaklarının gelişmiş sistemlerle donatılması, onları caydırıcı ve etkin hale getiriyor. Mevcut uçakların hava sahasının korunmasında etkin olabilmek adına gelişmiş radar sistemine, yani AESA tipte radar sistemine ihtiyacı vardı. Tedarik edilen F-16 Viper uçakların hepsinde bu radar olacak. Ayrıca modernizasyon için çok sayıda AESA radar da tedarik ediliyor. Yine mevcut F-16'ların hava-hava kabiliyetinin geliştirilmesi için 3'lü füze salanı tedariki planlanıyor. Böylelikle uçaklar tek seferde daha fazla hava-hava füzesi taşıyabilecek ve önleme kabiliyetleri artacak.

Paket kapsamının geniş olması yine yapılan incelemelerle ortaya çıkan teknik gerekliliklerle alakalı. İkili ilişkilerin kırılgan yapısı dikkat alınmış olmalı ki gelecekte Türkiye'nin savaş uçağı filolarının olumsuz etkilenmeyeceği bir talep oluşturulması ve onay alınması amaçlanmış. Harbe hazırlık oranı yüksek bir filo içim bakımların aksamaması, yani yedek parça sorunun olmaması gerekiyor. Tabi tüm bunların yanı sıra talep oluşturulurken Türkiye'nin mevcut F-16 filolarını yerli imkanlarla geliştirmek için yürüttüğü Özgür 1 ve Özgür 2 modernizasyonları da gözetilmiş olmalı.

Pakette yine dikkat çeken hususlardan birisi yüksek miktarlarda mühimmat olması. Öncelikle pakette yer alan mühimmat tiplerinin tümünün alınacağı henüz kesin değil. Ancak alınması bir amaca hizmet ediyor. ABD'den alınacak F-16 Viper savaş uçaklarında en azından ilk etapta yalnızca satış paketinde yer alan ABD mühimmatlarının kullanılması gerekiyor. Söz konusu uçaklara yerli mühimmatların entegrasyonu için hem ek bütçe hem de ek zaman gerekecek. Dolayısıyla mühimmatlar bu açıdan önemli. Ancak Özgür modernizasyonundan geçen mevcut ve Türk Hava Kuvvetleri F-16'larında yerli mühimmatlar kullanılabilecek. Kısaca pakette mühimmat sınırının da üst düzeyde tutmasına sebebi hem envanterin güçlü tutulması hem de mühimmatların yoğun sarf potansiyeli.

Yeni alım F-16 Viper'lar ile devam eden Özgür modernizasyonlarının çıktılarından oluşan filolar birleşince Türkiye'nin hava harp kapasitesi büyük ölçüde artmış olacak. Halihazırda alt yapı uygun olduğu için lojistik anlamda sorun yaşamadan F-16 Viper'ları envantere hızlı bir şekilde alınabilir. Nihayetinde Kongre'den geçmesi beklenen satış ile Türkiye'nin F-16 uçağı filosunu genişletmesi ve modernize etmesi sağlanabilecek.

Buna ek olarak ABD'nin Türkiye'ye F-16 satışı kelebek etkisi oluşturulabilir. Böylelikle Türkiye'nin potansiyel Eurofighter Typhoon savaş uçağı tedariki için Almanya'nın olumsuz tavrı değişebilir. Eurofighter Typhoon uçağı tedarikine izin çıkma potansiyeli artık daha yüksek. Ayrıca bu uçakların alımı F-16 alımlarıyla birlikte Türkiye için oldukça olumlu bir adım.

Yunanistan'a Satılan F-35'ler, LCS Tedariki ve Coyote

Diğer taraftan ABD'nin Yunanistan'ın F-35 talebine Türkiye'nin F-16 talebine kıyasla daha hızlı bir şekilde yanıt verildiğini belirtmek gerekir. Yunanistan'a 8,6 milyar dolarlık paket kapsamında 40 adet F-35 savaş uçağı satışı için belgeler Kongre'ye gönderildi. Paket dahilinde lojistik hizmetlere yönelik kalemler ağırlıkta iken henüz silah sistemlerine yönelik satış talebi yok. İlerleyen süreçte silah sistemleri de değerlendirilecektir. Günün sonunda ise Rafale ve F-35 savaş uçaklarıyla Yunanistan'ın önemli kabiliyetler edineceği söylenebilir.

Tam bu dönemde ABD'nin hibe ve satış kanallarıyla yine Yunanistan'a çeşitli silah sistemleri tedariki gündeme geldi. Çeşitli zırhlı araçlarının da yer aldığı listede en dikkat çeken nokta, ABD Donanmasının "kronik" sorunlar nedeniyle envanterden erkenden çıkardığı Freedom sınıfı LCS savaş gemileri. Lojistik anlamda tamamen ABD'ye bağımlı olan bu gemilerin Yunanistan donanmasında uzun ömürlü olması zor görünüyor. Dolayısıyla Yunanistan açısından bu gemilerin "astarı yüzünden pahalı"ya gelecektir.

Burada dikkat çeken bir diğer silah sistemi Coyote dolanan mühimmatı. Bu sistem, çeşitli kara ve deniz unsurları için önemli bir tehdit teşkil edebilir. Ayrıca mobil ve sabit olarak işletilebiliyor. Önemli işlevlerinden biri de MALE sınıfı dahil İHA sistemlerine karşı ciddi bir tehdit olması. 30 bin ft olarak bilinen önleme irtifa değerinin daha yüksek olması da muhtemel.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA