Yurt dışında pek çok ülkede film stüdyoları çok büyük ilgi görür. Sadece orayı ziyaret etmek için bile turistik gezi yapanlar, tatil rotasını oraya göre ayarlar. Biz de maalesef henüz böyle bir kültür oluşmadı. Ülkemizi uluslararası arenada başarıyla temsil eden birçok iş var ancak, plato anlamında bu boyutta başarıya ulaşan çok iş yoktu. Ta ki 2014 yılında Diriliş Ertuğrul dizisinin çekimleri için Bozdağ Film Platoları inşâ edilene kadar. O tarihten bu yana her gün her projede geliştirilen plato bugün 144 dönümlük devasa bir alana dönüştü.
Bu dev plato, hala pek çok ülkede gösterilen Diriliş Ertuğrul'un yanı sıra Yunus Emre; Aşkın Yolculuğu, Mehmetçik; Kut'ul-Amâre, Bozkır'ın Aslanı: Celaleddin Harzemşah, Destan, dizileri ile Türkler Geliyor: Adaletin Kılıcı filminin çekimlerine ev sahipliği yaptı. Halen dünyada 80 ülkede izlenen başarısı uluslararası boyuta taşınan atv dizisi Kuruluş Osman'ın çekimleri de burada yapılıyor. Dünyanın üçüncü, Avrupa'nın ise en büyük film platosu olma özelliğini taşıyan Bozdağ Film Platoları'nı bugüne kadar 40'a yakın yabancı devlet başkanı ziyaret etti.
Ülkelerinde ilgiyle izlenen dizinin çekildiği mekânı merak eden yöneticiler, hayranlıkla stüdyoları gezip oyuncularla vakitler geçirme imkânı bulmuştu. İşte o platolar 20 gün önce halkın ziyaretine açıldı. Türk kültürü, geleneği, örfü, âdeti ve yaşam biçimini deneyime sunmak, unutulmaz bir macera yaşatmak hedefiyle ziyarete açılan plato, kısa sürede büyük ilgi görmeyi başardı. Öyle ki açıldığı günden beri ziyaretçi sayısı 10 bine yaklaşmış. Afrika'dan, Latin Amerika'dan, Orta Asya'dan, Avrupa'dan ülkemize gelen turistler artık ziyaret rotalarına Bozdağ Film Platoları'nı da eklemiş bile.
BURAM BURAM TARİH KOKUYOR
Dünyanın pek çok yerinden gelen insanlardan neyim eksik diyerek ben de soluğu platoda aldım. Bizi her zamanki nezaketiyle Bozdağ Film Yönetim Kurulu Başkanvekili Hüseyin Özçelik karşıladı. Kısa bir sohbetten sonra gezimize başladık. Ne şanslıyız ki, fotoğrafçı arkadaşım Hatice ile bir gösteriye denk geldik. Dizide atlı savaş sahnelerinde rol alan aksiyon ekibinin, kılıçla ve özel eğitimli atlar üstünde yaptığı şov nefesleri kesti.
Az ileride Kayı ahalisinin gündelik işlerini görmek, zanaatkarların yaptığı ince işçiliklere göz atmak mümkün. Hemen kilim dokuyan hanımefendinin yanına gidip yün kaldırıyoruz. Ardından çekiçle demir dövülen alanda çocukların çekiç dövdüklerini görüyoruz. Aileleriyle Romanya'dan geldiklerini, Kuruluş Osman'ın sıkı bir takipçisi olduklarını öğreniyorum. Bir başka ziyaretçi de ailesiyle Bosna'dan gelmiş. Osman Bey'i çok sevdiğini söylüyorlar. Diziyi izleyerek Türkçe öğrenenler bile olmuş.
AT BİNİP OK ATMAK İLGİ GÖRÜYOR
Burada at binmek, ok atmak en çok rağbet gören aktiviteler arasında yer alıyor. Özellikle çocuklar midillilere binmek için birbirleriyle yarışıyorlar. Obada dolaşırken tarihte zaman yolculuğu yapıyorsunuz adeta. Orta çağın Hristiyan mimarisine sahip İnegöl Kalesi'nde Bizans yaşamını keşfederken, Osmanlı'nın kurulduğu Söğüt'ü, Yenişehir'i dolaşıp Türk kültürünü yakından gözlemleyebiliyorsunuz.
Biraz yorulup dinlenmek isteyenlerin imdadına Söğüt alanındaki geleneksel şerbet ve kahve içme alanları yetişiyor. Eğer acıkırsanız da iki farklı restorandan Türk yemeklerinin ve tatlılarının tadına bakabiliyorsunuz. Uzun süre vakit geçirebilme imkânı sunan platodan ayrılmadan önce mağazaya uğramak da fayda var. Nitekim dizilerde kullanılan yüzükten fincana, kaftandan kalkana tüm aksesuar ve kostümleri satın almak mümkün.
Dizide izledikleri kahramanların dünyasına şahitlik edip duygulananlar olduğunu öğrenince onlara hak vermeden edemiyorum. Bize bu zaman yolculuğu yaşatan, ülkemize kültür endüstrisi alanında büyük katkı sunan Bozdağ Film'e ve bu vizyona sahip yapımcı senarist Mehmet Bozdağ'a ne kadar teşekkür etsek az...