Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

Kılıçdaroğlu Atatürkçü mü?

CHP'de sürekli siyasi kriz çıkması sebepsiz değil. Tek parti alışkanlığını hiçbir zaman bırakamayan bir CHP var. Ama aynı zamanda Kemal Kılıçdaroğlu dönemiyle birlikte "siyaset üretmeden" ve değişimi içselleştirmeden tam tersi bir noktaya savrulan da bir CHP var.
Partinin iç ve dış siyasetinde bir bütünlük yok.
Baksanıza, Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz'a kontrollü darbe derken, grup sözcüsü Özgür Özel, "Bal gibi darbe" diyebiliyor.
Biri FETÖ'cülere terör örgütü derken, genel başkanları FETÖ'cü danışman kullanıyor.
Biri küresel dostlara selam gönderirken, diğeri CHP'nin antiemperyalist duruşundan söz ediyor.
Biri "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" derken öteki "Mustafa Kemal itleri" diyen HDP'lilerle kol kola olmayı demokrasinin gereği sayıyor.
Şimdi buna bir de Atatürk ismini söyleyen ve söylemek istemeyen CHP'liler tartışması eklendi.

CHP'liler isyanda
Birkaç gün önce CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun 1.5 saatlik konuşmada Atatürk ismini ağzına almayınca, ilk tepki konuşmayı izleyen TBMM eski Başkan Vekili Uluç Gürkan'dan geldi: "CHP'ye üye olmaması gerekiyor."
Bu çıkış dalga dalga CHP sosyolojisine yayıldı ve tepkiler çığ gibi büyüdü.
Tepki verenler arasında kimler yok ki...
CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel "Yüce önderimize dil uzatmaya kalkanlara karşı canımızı siper edeceğiz" diyor ve ekliyor:
"Ancak, 'Atatürk' diyemeyen bir il başkanına da gereken ders verilmezse bu da bizim en büyük ayıbımızdır."
Yine İzmir'den eski teğmen ve milletvekili Mehmet Ali Çelebi de sert konuşanlardan: "Partimizin bir il başkanı Atatürk demeyi tercih etmezmiş. Ama unutma burası CHP. Kafası karışık olanlar iyi bilsin, bu partide 10 Aralık'tan önce 29 Ekim gelir. Mustafa Kemal'in askerleriyiz!"
Tartışmalar böyle alevlenince, önceki gece CHP kulislerinde bu konunun CHP MYK toplantısında ele alınacağı ve İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu'nun görevden alınacağı haberi yayıldı. Ancak beklenen olmadı ve CHP MYK'sı konuyu gündemine bile almadı.
Peki bunun anlamı ne?
CHP'lilere göre, Genel Başkan Kılıçdaroğlu son 10 yılda partiyi öyle bir noktaya getirdi ki, kim ne derse desin, hepsi de CHP'ye mahkum. Eleştirse de gidip oy vermek ve desteklemek zorunda. Canan Kaftancıoğlu meselesi de buna benziyor.
Ortak payda ikinci cumhuriyet mi?
Denilen şu; Kaftancıoğlu HDP veya sola ilişkisinden dolayı o makamda tutulmuyor. Tutulmasının iki önemli nedeni var, birincisi TESEV'ci Kılıçdaroğlu ile 10 Aralık'çı Kaftancıoğlu'nun cumhuriyete ve Atatürk'e bakışlarındaki ortak noktaları "İkinci cumhuriyet" tezleri... Son dönemde Kılıçdaroğlu'nun önemli konuşmalarına bakın, ısrarla ikinci cumhuriyetçilerin kullandığı "Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandıracağız" kavramını kullanıyor. Kaftancıoğlu'nun Atatürk'e yaklaşımıyla bu tez örtüşüyor. Bu yüzden CHP'liler şu sorunun cevabını merak ediyor: Kılıçdaroğlu Atatürkçü mü?
Gelelim ikinci nedene... İkinci neden Kaftancıoğlu'nun CHP kadrolarında ciddi bir karşılığının olmaması. Kılıçdaroğlu, 2023'e giderken istediği adayları belirlemek için İstanbul gibi büyük bir ilden aykırı ses çıkmasını istemiyor. Bunun için Kaftancıoğlu, biçilmiş kaftan. Arkasında bir örgüt gücü yok ama örgütü de susturabiliyor. Çünkü İstanbul örgütü hem güçlü bir aday çıkaramadı hem de çok yorgun.
Kılıçdaroğlu bu dengeyi iyi bildiği için Kaftancıoğlu'nun kalmasını istiyor. Ancak şu gerçeğin de altını çizelim, son Atatürk tartışması İstanbul'un sınırlarını aştığı için bu süreci yönetmek hiç de kolay olmayacak.
Her an her şey olabilir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA