İstanbul'daki yoğun yapılaşmanın hangi boyutlara ulaştığını en çarpıcı biçimde hafta içinde Radikal'in yayınladığı bir fotoğraf ortaya koydu. Astay Gayrimenkul'ün Zeytinburnu'nda yaptığı gökdelenler geçmişte çok tartışılan Gökkafes'i bile gölgede bıraktı. Konu bir süredir İstanbulluların gündemindeydi.
Özellikle de AK Partili İstanbullular, Tarihi Yarımada siluetini zedeleyen bu görüntüden rahatsızdı.
Hatta ilk şikâyeti onlardan duydum. AK Partili siyasetci, bir belediye yöneticisini işaret ederek şöyle ironi yapıyordu:
"Bu gökdelenler bitince onlar da arasına bir mahya asar belediyenin reklamını yapar."
İşin ne kadar rahatsız edici bir noktaya geldiği belli... Peki, ne olacak bundan sonra?
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, flu bir açıklama yaptı:
"Bundan sonra asla böyle bir görüntüye müsaade etmeyeceğiz..."
Başkanın "bundan sonra" demesi hayra alamet değil. Firma da "hukuki, idare, inşai açılardan hiçbir eksiklik yok" açıklaması yaptı. Peki ya İstanbul'un tarihine karşı bir sorumluluk yok mu?
Ne yapılacağını merakla izleyeceğim.
Bu arada Ali Sami Yen arazisinin yeşil alan yapılmasıyla ilgili İstanbullulardan yoğun mesaj aldım... Nereye SMS atacağını soran da vardı, hesap numarası isteyen de... Hatta bir işadamı "İlk 50 bin lira benden" diye telefon açtı.
Anlaşılan o ki, İstanbullularda, İstanbul'a sahip çıkma bilinci çok yüksek. Bunu harekete geçiren tarihe geçer.