Türkiye her alanda hedef büyüttü. Bugün sadece bölgesinde değil, dünyanın küresel aktörleri arasında önemli bir güç sayılıyor.
Cumhuriyetin demokrasiyle buluşması onlarca ülkeye ilham kaynağı oluyor.
Başbakan Erdoğan'ın dış gezileri dünyanın etkili ülke politikacıları tarafından kıskançlıkla izleniyor, rol çalınıyor.
Küresel krize rağmen ekonomide büyüme devam ediyor.
Kısaca Türkiye küresel çağın güçlü aktörü olmak için her alanda inanılmaz bir gayret sarf ediyor.
İşte o gayretlerden birine önceki akşam bir grup gazeteciyle birlikte Bahçeşehir Üniversitesi'nde tanık oldum...
Tanık olduğumuz şey üniversite bünyesinde beş yıl önce kurulan Medeniyet Araştırmaları Merkezi'nin hazırladığı "Batı'ya Doğru Akan Nehir" belgeseliydi.
Bir özel üniversitenin yaptığı mütevazı bütçeli ve küçük çaplı bir belgesel beklentisiyle gitmiştim o toplantıya. Ama karşıma dünya çapında ses getirecek müthiş bir belgesel çıktı.
Medeniyet Araştırmaları Merkezi'nin başkanı Prof. Dr. Bekir Karlığa gerçekten yüz akı bir projeye imza atmış. İçeriği de, hazırlanış biçimi de hayranlık uyandırıyor. Bir kere güçlü bir tezi var belgeselin... Batı'nın kendisini tek medeniyet yaratıcısı olarak sunmasına ve son yıllarda dayatılan "Medeniyetler Çatışması"na karşı "medeniyet insanlığın ortak malı" tezini ortaya atıyor.
"Su hayatın kaynağıdır" düşüncesinden yola çıkılıp "Nehirler" izlenerek Doğu'dan Batı'ya akan medeniyetlerin hikâyesi anlatılıyor.
Ama kuru bir dil ve zayıf bir görsellikle değil... Dünyanın 16 ülkesinde yapılan görkemli çekimler ve 20 ülkesinden 200 aydının anlatımıyla...
Aralarında Umberto Eco, Amin Maalouf ve Paulo Coelho gibi dünya çapında aydınlar olduğu gibi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkan adayı Al Gore ve İspanya Başbakanı Rodriguez Zapatero gibi siyasetçiler de var.
Prof. Dr. Bekir Karlığa bu büyük projenin altına imza atmasını şöyle açıklıyordu: "
Bir küresel medeniyet hikâyesi anlatıyoruz. Bu evrensel medeniyet hikâyesini elimizden geldiğince de objektif anlatmaya çalıştık."
İşin dikkat çekici bir başka yönü de bu düzeyde bir projeyi bir özel üniversitenin üstlenmesiydi. Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Enver Yücel, dünya çapında adlarının duyulmasını hedeflediklerini söylüyor:
"Biz 13 yıllık bir üniversiteyiz. 2023 vizyonumuz dünyanın ilk 500 üniversitesi arasına girmek. Bunun için dünya çapında büyük işler başarmak gerekiyor. Bu Türk'ün Türk'e propagandasını yapmakla olmaz. Artık üniversiteler dünyanın problemleriyle ilgileniyor. Artık üniversiteler dokunulmayanlara dokunacak. Biz de bu belgeselle bunu yaptık. Umuyorum ki bu belgesel dünya okullarında ders kitabı olarak okutulur ve medeniyetlerin barışına katkı sağlar."
İki yılda tamamlanan ve yaklaşık 10 milyon liraya mal olacak belgeselin, bugün Başbakan Erdoğan'ın katılımıyla ilk tanıtımı yapılıyor.
Emeği geçen herkesi kutluyorum...