Deprem konteynerleri ile ilgili yazımıza, atanmış ve seçilmiş İstanbul yönetiminden ne yazık ki bir cevap gelmedi. Tepki yine 'ölüm beklentisi üzerine reklam yapılmaz' diyen toplumdan geldi.
Ancak bunların arasında biri var ki, gerçekten anlamlı bir çaba içindeydi. Güray Ilgaz adlı vatandaş 11 Ağustos 2004'te Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na konteynerlerin durumuyla ilgili bir yazı yazar. Ve 25 soru sıralayarak bunların cevaplandırılmasını ister. Aynı yazıyı İstanbul Valiliği'ne, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kentsel Tasarım Müdürlüğü'ne ve İstanbul Afet Yönetim Merkezi'ne de gönderir. Bu yazıda Ilgaz'ın sorduğu 25 sorudan bize ilginç gelenleri aşağıda sizlerle paylaşacağız. Ama önce Ilgaz'ın dile getirdiği Afet Yönetim Merkezi'nin Mayıs 2002 tarihli yazısında yer alan sözleşme maddelerinden söz edelim...
Ilgaz önce, 'Her Mahalleye Afet İstasyonu' (AFİS) projesi kapsamında yer alan: "Olası afet durumunda, yoğun olarak etkilenebilecek ilçelerimizde bulunan mahallelerden başlamak üzere, tüm mahallelerimize (toplam 762 mahalle) afet istasyonu yerleştirilmesi öngörülmüştür" maddesine dikkat çeker ve sorularını sıralar.
Gelen cevaplar ise birbirinden ilginç. Güray Ilgaz, İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi'nden gelen iki yazıyı da bize gönderdi.
Büyükşehir Belediye Başkanlığı Hukuk Müşavirliği'nden gönderilen yazıda şöyle deniliyor: "Yapılan araştırma sonucu 'Her Mahalleye Afet İstasyonu' projesinin İstanbul Valiliği Afet Yönetim Merkezi'nce yürütüldüğü anlaşılmış olup, başkanlığımızın bilgi ve görevi dışında olduğundan projeyle ilgili ihale işlemlerine ilişkin sorularınızın cevaplanabilmesi mümkün değildir..."
Büyükşehir Belediyesi reklama ilişkin, 105 noktada reklam panosu, 239 noktada da AFİS Konteyneri konulması konusunda yeni bir sözleşme yapıldığına dikkat çekiyor.
Tabii insanın içinden "Eee tamam da sonra ne oldu?" demek geliyor ama kim cevap verecek?
İşin doğrusu Büyükşehir Belediyesi'nin gönderdiği yazı net değil, soruların cevabından çok, süreç anlatılıyor. Aynı şey İstanbul Valiliği'nin verdiği cevapta da söz konusu... Burada da uzun uzun önce projenin İstanbul için yararları, ardından uygulama süreci ve sonuç gelecek diye bekliyorsunuz ama öyle bir şey yok.
İşte o yazının sonuç bölümü: "Konteynerlerin malzeme ile birlikte eksiksiz konuşlandırıldığı, fakat zaman içinde karşılaşılan hırsızlık vakaları sonucu eksilen malzemelerin yüklenici firma tarafından tekrar konteyner içine konduğu, konunun yargıya intikali ile konulan ihtiyati tedbir kararı gereği malzemelerin kontrol ve bakımının arzu edilen şekilde yapılamadığı, ancak malzemelerin hiç kullanılmamış olmasının kontrol ve bakım konusundaki eksiklik nedeniyle bir olumsuzluk meydana getirmediği, konteynır içerisindeki malzemelerin günümüz itibariyle şartname hükümlerine uygunluğunun sağlandığı tesbit edilmiş olup, belirtilen ekler yazımız ekinde gönderilmiştir..."
Güray Ilgaz bir şey anlamadı bana gönderdi, doğrusu ben hiç birşey anlamadım ve size havale ediyorum. Buyrun ey İstanbullular, konteynerlerinizle ilgili son gelişmeler bunlar...