Aydın Doğan'ın kendisini eleştiren gazetecileri dava yağmuruna tuttuğunun ortaya çıkması O Eski Halinden Eser Yok Şimdi şarkısını hatırlattı. Gazetecilere dava açmamakla, hesabını kendi gazete ve televizyonlarıyla görmekle övünen Doğan gitmiş, yerine atılan tweetler için tazminat, yapılan haberler ve yazılan köşe yazıları için hapis cezası isteyen bir başka Doğan gelmiş. Türk matbuatına hayırlı olsun.
Mahkemelerin kapıları haklarını aramak isteyen herkese açıktır, öyle olmalıdır. Yalan yanlış haberler düzeltilmeli, varsa atılan iftiralar cezalandırılmalıdır; amenna. Öteden beri bunu savunuyorum.
Fakat bir medya patronunun bu kadar kısa sürede bu kadar acıklı bir eylem ve söylem çelişkisinin içine düşmesi de ibret vericidir. Özgürlük ve hoşgörü havariliğinden mahkeme ve zindan zebaniliğine böyle kıvrak bir geçiş nadir olur. Düzeltme ve tekzip yayınlatmakla iktifa etmeyip sizi eleştiren gazetecileri hapisle tehdit etmek de nedir Allah aşkına?
Ne olduğu belli... Eleştiriye ve farklı görüşlere tahammülsüzlüktür. Fikir ve ifade özgürlüğüne saygısızlıktır. En mühimi Doğan ve grubunun medya özgürlükleri konusunda samimi olmadığının ispatıdır. Bu tavır gazetecileri sindirmeyi, korkutmayı ve işlerinden alıkoymayı amaçlamaktadır.