Yasalar, tek başına yeterli midir? Şüphesiz değildir. Ne kadar gerekli olursa olsun bir yasa, onu hayata geçirecek insan yoksa kanunnamede kalır, kullanışsız hale gelir. Bu yüzden yasa veya kuralın zikredilmesi kadar takibi önemlidir.
Dünya Çalışan Kadınlar Günü'nde kadın istihdamına yönelik çok güzel temenniler duyduk, okuduk... Hiçbirine itiraz edecek halimiz yok. Ancak her 8 Mart'ta bunları söyleyip, 9 Mart'ta unutma eğilimi yüzünden kendimizi "beyhude" tekrara düşüyoruz.
Tam da bu yüzden diyoruz istihdamdan kariyere, ücretten fırsat eşitliğine dek kadına pozitif ayrımcılığı hayata geçirecek proje, kurum ve yapılar önermeliyiz.
Seneye yapılacak olan Türkiye'ye Enerji Veren Kadınlar ödül töreninde sahnede yeni yüzler görmek, kadınlarımızı toplumun her kademesinde daha güçlü kılmak istiyorsak, bunu yapmalıyız da...
Bakan Berat Albayrak, dün somut bir adım attı ve 5 yılda 5 bin kadına istihdam sağlayacak projeyi duyurdu. Bununla yetinmeyip, "şirketler cinsiyetçi tutumlarını çok ciddi anlamda gözden geçirmeli" uyarısını yaptı.
Bu, son derece önemlidir zira sözde destek verirken özde köstek olan pek çok "kadın dayanışması" söylemi bilirim. Sadece kadın mı? Misal engelli çalıştırma zorunluluğuna dair yasamız vardır ama zihin yapımızdaki kıymıklar yüzünden "cezası neyse ödeyeyim, işletmemde onları istemiyorum" diyenlerimiz var.
30 yılı aşkın çalışma hayatımda kadın istihdamını önceledim, durdum... Kadını "rakip" olarak görmek yerine "eksiğimin adresi" gibi kabul edince, rekabetin yerini daha fazla değer üretmek alıyor. Güç odaklı erkek egemen yapıları, sezgi odaklı enerjiyle (kadın) bütünleştiren kurumlar, daha başarılı oluyor zira...